Günahların "niçin, neden, nasıl, olmasa olmaz mıydı?" gibi nefs acısı belirten istifhamlara tahammülü yoktur. Günahı, nefsçe sevilen bir şeyden mahrumluk acısına tahammül cebhesiyle değil de, Allah'ın emirlerine uyma tadına bağlayabilene ve bu tadın üstüne tad tanımayana ne mutlu!"
Sayfa 22
En önemlisi de tüm bu yazdıklarım hiç de hoş bir etki yaratmayacak. Çünkü hepimiz hayattan koptuk, her birimiz az ya da çok topallıyoruz. Hatta öyle koptuk ki zaman zaman gerçek "canlı yaşamdan" hemen hemen tiksiniyor, bu yüzden hatırlatılmasına dahi katlanamıyoruz. Öyle bir hâldeyiz ki, gerçek "canlı yaşamı" bir iş, bir görev sayıyoruz ve hepimiz kitapların daha iyi olduğu konusunda içten içe hemfikiriz.
Sayfa 133
Evim, beni insanlıktan saklayan kabuğum, mağaram, köşkümdü...
Okur Takip Önerileri
Kendi kendime "her şeyi büyütüyorsun; hatan da bu işte" diye tekrar edip duruyordum.
Sayfa 114
Aşk kutsal bir sırdır, ne olursa olsun bütün gözlerden ırak olmalıdır.
Ama başka bir şey daha var Liza: İnsan yalnızca acılarını hesap etmeyi sever, sevinçleriniyse saymaz. Oysa olması gerektiği gibi saysaydı, mutluluğun her ânına serpiştirilmiş olduğunu görürdü.
Sayfa 100
Dayağı bile affederdim, ama varlığımın tam olarak farkında olmadan tutup yerimi değiştirmesini bir türlü affedemedim.
Sayfa 52
Okumak, dışarıya açılan tek kapımdı.
İnsanın yaratmayı, yol çizmeyi sevdiği tartışılmaz. Ama tahribâtı ve keşmekeşi de tutkuya varacak derecede sevmesinin nedeni nedir?
Sayfa 36
Onu ister yeryüzünün tüm nimetleriyle donatın ister üstünde kabarcıklar oluşana kadar mutluluk denizinde boğun isterseniz de uyumak, zencefilli kurabiye yemek ve neslini devam ettirmek dışında hiçbir şey yapmasına gerek kalmayacağı ekonomik refahı sağlayın, insan yine de nankörlüğünden, fesatlığından pislik yapar.
Sayfa 34
Çünkü insan olağanüstü derecede aptal bir varlıktır. Hadi tamam, o kadar aptal değil; ama öyle nankördür ki, böylesini mumla arasan bulamazsın.
Sayfa 29
En önemlisi de ne yaparsam yapayım her şeyin ilk suçlusu daima benim..
farkındalık seviyesinin yüksek olması bütünüyle hakiki bir hastalıktır.
"Eğer gaye Türklükse, mutlaka bilmek lâzımdır ki, Türk Müslüman olduktan sonra Türktür."
