“Bir psikiyatriste içini döken insanlar, bir papazla günah çıkarırken olduğundan daha rahat konuşuyorlardı, çünkü hekimler onlara Cehennem ateşinden söz etmiyorlardı.”
“Savaşların psikolojik kurbanları vardı, ama bunların sayısı stres, tekdüzelik, doğuştan gelen hastalıklar, yalnızlık, dışlanmak gibi sorunların kurbanlarından çok daha azdı. Bir toplum, savaş, hiperenflasyon, salgın hastalık ve benzeri ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunda intihar sayısında hafif bir artış görülse de, depresyon, paranoya, psikoz vakalarında belirgin bir düşüş kaydediliyordu. Söz konusu sorun çözümlendiğinde vakalar gene normal düzeye dönüyordu. Dr. İgor’a göre bu şu anlama geliyordu: İnsanlar ancak koşullar buna elverdiğinde delirme lüksüne sahiptiler.”
“Bazı insanlar neden doğaya aykırı davranırlar? Ne olursa olsun yaşama savaşı vermektir doğal olan.”
“Ben de o yüzden ağlıyordum işte,” dedi Veronika. “O hapları aldığımda nefret ettiğim birini öldürmeye çalışıyordum. İçimde başka, sevebileceğim Veronikalar olduğunu bilmiyordum.”
“İnsan neden kendi kendinden nefret eder?”
“Korkaklık belki de. Ya da hiç yakanı bırakmayan yanılmak korkusu, başkalarının senden beklediklerini gerçekleştirememek korkusu. Birkaç dakika önce mutluydum, ölüme mahkûm olduğumu unutmuştum. Derken hatırladım, çok korktum.”