Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

eylül

"Seni çok seviyorum," dedi gözlerime bakarak. "Ne olursa olsun değişmeyecek bir şey bu." "Birkaç sene ayrı kalsak bile mi?" "İçeri girmene izin vermeyeceğim," dedi net bir sesle. "Bir yol bulacağız. Baban da ben de buna izin vermeyeceğiz, tamam mı?" "Peki bulamazsak? Sever misin yine de?" "Bulacağız," dedi aksini düşünmek istemiyormuş gibi. "Sever misin?" diye sordum tekrar. "Yaşadığım süre boyunca," dedi dudaklarımın üzerine. "Benim için sadece sen olacaksın. Unutun mu? Ne senden öncesi ne senden sonrası. Ama söz veriyorum onlar kazanmayacak."
Reklam
"Beni seviyor musun hâlâ?" Kaşları çatıldı bu sorumla. "Hâlâ rağmenlere dairdir Lina. Sen bir rağmen değil her şeysin."
Bir hayat, Tanrıdan tek istediğim. Kendi kararımı verebildiğim ve ellerimi temiz tutabildiğim. Ne istemesem gelir başıma, ben o kadar kötü biri miyim? Boynuma takılmış bir tasma gibi kimliğim, canım çeker ki yanına gideyim. Ben iyi bir insan olayım isterim ama kanı temizlenmez avuç izlerimin. Yatarım cezamı yeter ki kurtulabileyim. Kurtulabilmek için ne kadar ceza çekeyim? Ne susturabilirim kafamın içini ne de kaçabilirim mecburiyetlerimden. Seçim diye seç seçebilirsen mecburiyetlerinden. Her vazgeçişin düşer boynundaki ilmekten. Fakat vazgeçtiğin her şey sana hayatı sevdiren. Bir gün çıkar ilmek belki boynundan. Ama bir bakacaksın, hiçbir şey kalmamış sana yaşamak isteten....

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Peki eğer Balın gerçekten onu seviyorsa affeder mi sence?" Gülümsedi hafifçe. Neden bu konuya bu kadar takıldığımı biliyordu. Korkuyordum çünkü. Ya ayrı düşersek ya bizim de mecburiyetlerimiz olursa ya biz de geri alınamaz hatalar yaparsak diye. En çok da ben tabii... "Zaman gösterecek. Zaman kaybettiğini sana geri getirirse o hep senindir."
İnanç bizi insan yapan şeylerden biri. Birbirimize duyduğumuz veya bir şey duyduğumuz inanç yaşatabilen bizi. Dayanma gücü veren. Hayal kurduran ve her gün yataktan kaldıran. İnanç var içimizde yaşamaya dair. Sevmeye ve hayal kurmaya cesaret etmeye iten bizi bu inanç içimizdeki. İyi olacağımıza, değer göreceğimize, hakkımızı alacağımıza, başaracağımıza ve eğer yeterince iyi biri olursak bizi koruyan ve seven bir Tanrı olduğuna inancımız var. Yoksa bazı insanlar böyle nasıl yaşar? Birine inanmalı insan, güç almalı ve yaslanmalı, zaman zaman düşmelere ve çokça sevilmelere ait. Bir inanç olmalı sonunda değeceğine dair. Eğer bir insanın inandıklarını elinden alırsan bir canavara dönüşmesi işten bile değil.
Reklam
"Lina'ya aşık," dedim denize bakarken. "Biliyorsun değil mi?" Kafasını salladı Hükümdar. "Aşk kavuşamayınca olur zaten." Kavuşamadığın şeye isim vermenin anlamı niye? Daha mı çok acıtsın diye insanın canını?
İnsan bir şeyi doğru bilip kabul edince dönüp bir daha sorgulamaz bildiğini. Halbuki bildiği bir çıkarım yalnızca, çoğunluğun kabul ettiği. İnsan, sorgulamaya olduğu kadar kabul etmeye de meyilli. İster ki hiç sıkılmasın canı, insanı insan yapan aklı ve o aklı selim kılan etik kuralları. Etik de yalnız gezemez hiç, yanında hep var bir ezeli düşmanı. Etik gözetir faydayı, ahlaksa günahlarımın bekçisi. Hangisinin peşine takılsam mutlu edemem kendimi. Kurulsa bir kez zihnime etik ve ahlak mahkemesi; hüküm giymeden çıkmanın sıfır ihtimali. Doğru bildiğim yanlışlarım yanımda taşıdığım celladım. Topladım mahkemeyi, astım kendimi ahlak ipinden, bastım omuzlarına etiğin. Yükseldim göğe çoğunluğun faydası için. Sonra döndüm baktım geriye. Bir hayat yaşamışım: Kendim hariç herkes için.
41bin öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.