Var bu gün yorgun ellerimde
Annemden kalan bir yastık oyası
Bizim için gelinken
İşlemiş hasretimizin karasını
Babamda baş koymuş bu kırmızı güllere
İki kişilik yorganı üç ederek belki de
Yoksa çekip gider miydi ansızın bir gece?
Eve sağdan girmeyen,
Başında dönen dünyasında
Pervane olmuş adam
Ah benim mazlum annem
Ah gözleri kan ağlayan güçlü
Kur'an eğitimi,dini bilgiler dışında medresede okul eğitimi, yabancı dil eğitimi de veriyoruz. Dün İngilizce sayıları öğretmem gerekiyordu çocuklara 10'a kadar sayıyoruz 6'ya gelince öğretmenim küfür etmeyin diye bir ses yükseliyor sınıfta.. Bizim veletler gidin siz eve öğretmenim bugün bize küfür etti diye anlatın. Yöneticiyi arayan aramış aramayan gece saat 4te bana mesaj atmış kimi 5te beni aramış(çünkü ben başı boş biriyim, nerden geliyor bu rahatlık bilmem) . Mesajda yazan "sizi adam saydık evlatlarımızı emanet ettik siz ne terbiyesiz çıktınız ne demek benim çocuğuma küfür etmek sizi şikayet edeceğim.......Beddualar" falan filan. Ne kadar bencilce birşey ya sana bunu söyleyen 3 yaşındaki çocuk sen onun lafına bakıp nasıl böyle birşey sayabiliyorsun benim büyük kızım 2.5 yaşında gitti kursa öğretmeni eli maşalı biriydi aşırı mız mız küçük ergen gibi geziyordu. Hergun bir şikayetle karşılaşıyordum bir kere olsun öğretmenine ters birşey demedim kızım şikayet ettiğinde de o senin öğretmenin bir eğitimci olarak sizi daha iyi gözlemliyor ben onun kadar dikkat edemem anne merhametim ağır basar diyordum.. Neyseki kapanışa 3 hafta kala bizi bugün neler bekliyor bakalım..Ne diyelim, Hayırlı cumalar diyelim..
Kar kültür sanatın kitabım için yazdığı yazı
İnsanoğlu hep bir şeye hasret, hep bir şeye özlem duyarak yaşar. Bu süreçte sürekli geçmişi ve geleceği yani hasret ve özlem duyduğu şeyleri sorgula durur. Bu sorgulama aslında iki dünya arasında sıkışıp kaldığımızın da bir ilanıdır. Büyük resme bakarsak ne hasret duyan tarafımızı ne de özlem duyan tarafımızı görürüz. Açık olan, görünen tek şey
Gerçektir..Ama bana ait değil..
~
Bugün kendimle barışmaya karar verdim. Aldım vicdanımı karşıma bu yorgunluk yetmez mi(?!) diye sordum. Ses etmedi durdu ve bir kez daha sızladı.
Ah! dedi ah! Anladım bir kez de onu yorduğum için sızladı vicdanım.
Ertelenmiş bir uykum ve hep kendimden yorulmuşluğum var benim. Artık erken uyuyacağım..
"Ahmet Arif'in de dediği gibi...
Belki de
Çoğumuz hatta hepimiz hayatımızdan memnun değiliz değil mi?
Pekii, hayatımızı değiştirebilme imkanımız var mı ? Bence kısmi şekilde yani doğduğumuz evi , öleceğimiz saati, anne babamızı vs. değiştiremeyiz ama mesleğimizi değiştirebiliriz o da aslında kadere bağlı ama belki de kaderimiz bu şekilde yazılıdır bu kulum çok çalışacak ve istediği meslekte çalışabilecek hayalindeki meslekte ... Gibi
Ama kökünde kadere bağlı tabi ...
Evet kaderimizi biz yazmadık çoğu şeyin böyle olmasını biz istemedik ama önümüzde kaderimizi bizim yazdığımız bir alem var insanların deyişiyle diğer dünya bu dünya da kaderimizi biz yazıyoruz o zaman neden bu isyanlarımız ? Neden kalkıpta diğer dünyamız için kaderimizi istediğimiz güzel bir şekilde yazmıyoruz hem bu dünyadan memnun değiliz hemde diğer dünyamızın iyi olması için bir şey yapmıyoruz , tamamen zıtlık değil mi bu ?
Ama hiçbir şey için geç değil hâlen yapabiliriz diğer dünyamızın kaderi bizim elimizde ....