Annem hep diyor zaten kısık ateşte pişen yemek daha lezzetli olur diye .. Ben bi türlü şu kısmalara alışamadım ... Hep harlıyorum tüm hayatımı içimden geldiği gibi .. Kısmak lazım bazen biliyorum aslında ahh keşke yapabilsem ... Değmeyenlerden sevgimi , kıymet bilmezlerden sözümü , nankörlerden emeğimi , sevmeyenden yüreğimi bi kısabilsem ahh şu yaşam öyle lezzetli olacak ki ben bile tadına doyamam o vakit ... Amaaan yemek lezzetli olsa ne yazar ki aslında sunum konusunda da hiç iyi değilim ... Süslü gülümsemelerim , politik cevaplarım , çıkarına bırakan boşvermişliğim de yok ... Olsundu ... Varsın har ateşte pişsindi ...aslolan taze , temiz ve doğal malzeme değil miydi ? Öyleydi ... İnsanın özü iyi oldumu ruhu hep lezzetli olurdu... Olmalıydı ...
Hani geriye baktığımız ''ahh''landığımız ve 'keşke'lendiğimiz zamanlar vardır..
Dürüst olalım bu liste de bayağı kabarıktır
Ama öyle bir 'iyi ki'lerimiz de vardır ;
işte o tüm olumsuzlukları tolere eder!
İyi ki anneyim..
İyi ki hayatımda benden,benliğimden canlılar var..
İyi ki dostluklarımız var..
Bazı insanlara rastlama şansı verir hayat çoğalırsınız 1k gibi,
İyi ki 1k var, varız...
Günaydınlar...
Kumral bir çocuğun yaz öyküsü bu
Şarkılarla geçtim aranızdan
Yalnızlar gibi susup uzun uzun
Düşlüyorum bu kenti
Ahh, bir aşk gibi
Şarkılar bir çığlığa sığınmaksa
Şimdi, sonsuz bir yangın gibi
Sevmesem öyle kolay çekip gitmek;
Yaralı bir kuş gibi
Zifiri fakir gönlüme giren en güzel muhabbetsin.
Bana kulak ver ki, sana ses verebileyim.
Şiirler kalemi bekliyor, kalbim seni...
Herkes bişey bekliyor ahh yar ,
Ben beklerim de, işte üç günlük ömür, o beklemiyor...
Alıntıdır
Günaydın 1000k ailesi , sevenleri bekletmeyelim :)
Tutsam şu karanlığı tutsamda yırtsam
Ahh elim tutuşmasa elini tutsam...
Alıntıdır