Bazen yanlış yorumları beraberinde getirse de Gide'in bir sözünü her daim doğru bulmuşumdur: "Sanat kısıtlamayla yaşar ve özgürlükle ölür." Gerçekten de böyledir. Fakat buradan sanatın kontrol altına alınabileceği sonucu çıkarılmamalıdır. Sanat yalnızca kendine dayattığı kısıtlamalarla yaşar, diğer kı- sıtlamalar onun ölümüne neden olur.
Dâhilerden hem olağanüstü olmaları ve münzevi bir yaşam sürmeleri hem de herkese benzemeleri beklenir. Hakikatse maalesef çok daha karmaşıktır. Balzac'ın, "Deha herkese benzer fakat kimse ona benzemez," cümlesi bu durumu çok iyi özetler.
...Bu bağlamda tek gerçekçi sanatçı, eğer gerçekten varsa, Tanrı olabilir.
Onun dışında kimse gerçege ihanet etmeden eser üretemez.
Hakikat gizem dolu, elde etmesi zor ama her zaman fethedilmeye hazırdır. Özgürlükse tehlikelidir; heyecan verici olduğu kadar, tecrübe etmesi de zordur.
Yaratmak, bugün tehlike arz eden bir eylemdir ve sanatçının her eseri eylem niteliğindedir.
Sanat salt bir mesele değil, aynı zamanda bir direniştir.
Kişiyi çalıştıran ve çırpındıran her şey umuttan yararlanır. Öyleyse aldatıcı olmayan biricik düşünce kısır bir düşüncedir. Uyumsuz dünyada, bir kavramın ya da bir yaşamın değeri kısırlığı ile ölçülür.
can yay.39.basim 2018Kitabı okudu
insan evrenin de sevip acı çekebileceğini benimseseydi, uzlaşmış olurdu.
Sayfa 34 - can yay.39.basim 2018Kitabı okudu
Ona göre insanların adaleti hiçbir şeydi, Tanrı'nınkiyse her şey.
Sayfa 106Kitabı okudu
Anne sık sık, insan tamamıyla mutsuz olmaz derdi.
Sayfa 102Kitabı okudu