Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
~Aydınlanma~
Avrupa düşünce felsefesini derinden etkileyen bu felsefeyi
Immanuel Kant
Immanuel Kant
,insanın kendi kusurları sonucu düşmüş olduğu olumsuz durumdan, yine kendi aklını kullanarak çıkması olarak tanımlıyordu.
~Aydınlanma~
Aydınlanma felsefesine göre sürekli mutluluk ve özgürlük,ancak ve ancak geleneğin ve dogmatik fikirlerin zincirlerinden kurtulmakla mümkün olacaktı. Bunun içinde yapılması gereken basitti;' İnanmanın 'yerini 'bilmek' ve 'araştırmak' almalıydı.
Reklam
Rönesans
Rönesansın önemli sonucu, Batı'da kilisenin yerini pozitif düşüncenin, diğer bir deyişle bilimin almış olmasıdır. Akıl tek kılavuz olarak kabul edilmiş, artık insanların düşünen, eleştiren, soran, yargılayan ve kendi fikirlerini özgürce ortaya koyan varlıklar olması gerektiği inancı ağırlık kazanmıştır.
Rönesans
Batı'nın mevcut üstünlüğüne zemin oluşturan bu akımın ana hatlarını ise şöyle sıralayabiliriz: Yeryüzü ilginçtir, araştırılmalıdır. İnsanoğlu güçlüdür ve çok şey başarabilir. Özellikle de aklıyla. İnsanın sürekli faal olması onurlu bir iştir, Sürekli çalışılmalı, araştırılmalıdır. Ve gerçek olan güzeldir.
Akıl kiliseye karşı ayaklandı,sanat ve bilim batıya çağ atlattı.RÖNESANS
"Avrupa Renosansı 15. yüzyılda başlamadı. Bilakis, Avrupalılar Arap kültürü ile tanışınca başladı. Avrupa'nın uyanışı İtalya'da değil, Müslüman İspanya'da başlamıştır." Robert Briffault Fransız romancı ve antropolog
Magna Carta'nın etkileri
Magna Carta, vatandaşların özgürlüklerini belirlemekten çok, toplum güçleri arasında bir denge kurmak amacıyla kralın sonsuz gibi görünen yetkilerini, din adamlarını ve halk adına sınırlamaya yönelik bir adımdı. Özellikle 39. maddesi(#241750569), vatandaş hakları ve özgürlükleri açısından çok önemli bir çığır açmış, hukukun üstünlüğü ilkesinin ortaya çıkmasına ve birçok ülkede filizlenmesine kapı aralamıştır.
Reklam
1215 Magna Carta'sı
Magna Carta'nın etkisi, hükümetin yetkilerini kısıtlayan ve insanların haklarını sıralayan ABD İnsan Hakları Beyannamesinde açıkça görülmektedir. Bunlardan bazıları şöyledir: "Hiç kimse kanunların uygulandığı yasal bir süreç olmadan yaşama hakkından, özgürlüğünden ve kişisel mülkiyetinden mahrum bırakılamaz."
1957 yılında Amerikan Barolar Birliği, Runnymede'de bir anıt inşa ederek Amerika'nın kanunları ve anayasasını Magna Carta'ya borçlu olduğunu kabul etti.
Kozmos mu yildizlar mi
Astronotun cikis noktasi, Yunancada yildiz anlamina gelen "ástron" ile denizci anlamina gelen "nautes" kelimeleriydi. Kozmonotu da yine Yunancada kainat demek olan "kosmos"la "nautes"i bilestirerek turetmislerdi. Nasa'da hedefin yuksek tutulmasindan olsa gerek dunya disina cikacak ilk insana "astronot" adi uygun goruldu. Buna karsilik Ruslar, Amerikalilarin burun kivirdigi kozmonot adini sectiler.
1215 Magna Carta'sı
"Hiç kimse için adaleti ve haklarını satmayacak, hiç kimsenin adalet ve haklarını ertelemeyecek veya reddetmeyeceğiz" şeklindeki 40. maddesi ise kraliyetin gücünü sınırlıyor ve anayasal monarşi yolunda atılan ilk adım oluyordu.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.