Tıpkı Sıratı geçiyormuş gibi...
Sırat üç bin senelik yol; bin senesi yokuş, bin senesi düz, bin senesi de iniştir.
Bu yüzden tesbih çekerken, “Süphânallah” derken çok hafif bir şekilde tesbihi yukarı kaldırırız. “Elhamdulillah” derken düz, “ Allâhu Ekber derken inişli yaparız, tıpkı Sıratı geçiyormuş gibi.
...
Hadis-i Kudsî'de Rabbimiz (cc) : "Kullarımdan bir kuluma bedeni ,yahut malı, yahut evladı yüzünden bir musîbet verirsem, o da buna sabr-ı cemîl ile mukabele de bulunursa, kıyamet gününde, kendisi için mizan dikmekten, defter-i amâlini açmaktan hayâ ederim" buyurdu.
Sayfa 110Kitabı okudu
"Günah işleyenlerin bulunduğu bir toplumda (bu günahları) önlemeye gücü yeten kimseler olduğu halde bunu engellemezlerse Allah'ın, kendi nezdinden onların hepsini kapsayan bir azabın gelmesi pek yakındır."
Sayfa 22Kitabı okudu
Üzerin pis ise, onu yedi bardak su temizler.
Eteklerini çekişindeki kibri, yedi derya gönlünden temizleyemez.
Cenab-ı Hakk,Cebrail(a.s)'e,
-"Ey Cibril!Hiç dert ve elem çektiğin,sıkıntı duyduğun bir ân oldu mu?"diye sordu.Cebrail (a.s):
-"Dört yerde kanadım sızlar gibi oldu:
Birincisi,Ibrahim(a.s)ateşe atılacağı zaman,
İkincisi,Ismail(a.s)kesileceği zaman,
Üçüncüsü,Yusuf(a.s),kuyuya atıldığı zaman,
Dördüncüsü,Muhammed Mustafa(s.a.v)'nın Uhud muharebesinde,mübarek dişleri şehid edildiği zaman.
Sayfa 19Kitabı okudu
Kur'an-ı Kerim'de, yetmiş küsur yerde zikredilen sabrın değerini Peygamberimiz (sav): " Size en az verilen nimetlerden biri, yakîn, diğeri sabra azimdir. Bunlardan ikisinden nasibini alan kimse, gecesini kıyam, gündüzünü sıyam ile geçirmediğinden dolayı müteessir olmasın." hadisiyle bildirir.
Sayfa 112Kitabı okudu
Eğer ilâhî lûtfa erelim diyorsak:
•Lüzumsuz söz etmeyeceğiz.
•Uykumuz gelmedikçe gafletle yatmayacağız.
•Açlık hissi duymadıkça kıtlıktan çıkmış gibi yemeyeceğiz.
Sayfa 26Kitabı okudu
Efendimiz (sav)'in kullandığı iki kelime vardır: Birisi sevgidir, diğeri de rahmettir.Bakınız hadîs-i şerîfte: "Kimde şu üç şey bulunacak olursa o, îmânın tat ve lezzetini alır: Allah ve Rasûlü ona her şeyden daha sevgili olacak olursa, sevdiğini sadece Allah rızası için sevecek olursa, küfürden kurtulduktan sonra tekrar küfre atılmak kendisine ateşe atılmak kadar zor gelecek olursa onlar îmânının tat ve lezzetini alır."buyrulmaktadır.
Efendimiz (sav), îmânın tat ve lezzetini alacak olan üç kimseyi şöyle sıralıyor: Allah'ı ve Rasûlü'nü her şeyden fazla seven, sevdiği
kimseyi yalnızca Allah için seven, Allahu Teâlâ'nın lütfuyla iman nasip olduktan sonra, yeniden küfre dönmeyi ateşe atılmak gibi gören."
Kâinatın yüzü suyu hürmetine yaratılan Hz. Peygamber (s.a.v),mübarek yüzleri yaralan-
mıştı.Kan sakallarına kadar geldi. Tam yere düşeceği zaman,Allah (c.c),"Ey Cibril!Kulum Muhammedim'e yetiş!"buyurdu.Işte bu anda ben kanadı sızlıyor olduğum halde geldim ve yetiştim.O kan mübarek sakallarından tam yere düşeceği zaman ta sidre-i müntehadan yetiştim de o kanı yere düşürmedim.Artık o kan,Rasûlullah(s.a.v)'ın
aşıklarının gönlüne yerleştirilmiştir.Onun için aşk ve muhabbetle yanarlar.Halikımız bizleri bu nûr ile yaşatıp,bu nûr ile öldürsün.
Sayfa 20Kitabı okudu