“Çocuklar, ülkenin bir kısmında anne babalarının engelleri altında , bir kısmında ise anne babaların kendi adlarına kurduğu hayaller altında eziliyorlardı.”
Sayfa 129Kitabı okudu
Bak Alim,ben bu bilgiyi tuğlaya,tecrübeyi de çimentoya benzetiyorum.Çimentoyu sevgiyle karacaksın. Harçsız tuğlaları üst üste yığsan onları ne kadar ayakta tutabilirsin ? En ufak bir sarsıntıda yıkılıverir üstelik değil mi ?
Reklam
Bazı öğrenciler, evden çok kahvede oturan babalarından göremedikleri ilgiyi belki de biz öğretmenlerden bekleyecekti. Benzi soluk, gözlerinin pırıltısı sönmüş bazı öğrenciler de suya hasret çiçekler gibi bir umut arayacaklardı öğretmenlerinde.
Çoğu kez,tatlı bir tebessüm herkesi mutlu etmeye yeter.
Ben de bir bahçıvanım... •Benim bahçem:Okulum. •Benim çiçeklerim:Öğrencilerim. •Benim kovam:Yüreğim. •Benim suyum:Sevgim. •Benim çapam:Tebeşirim. •Benim makasım:Silgim.
İyi bir eğitim ortamı yaratmak için öğrencilere öğretmek değil ,öğrencilerle öğrenmek adına karar vermek değil , öğrencilerle birlikte karar vermek gerektiğini anlamıştım . Kısacası ; bir bahçıvanın kendi isteği gibi değil ,çiçeklerin gereksinim duyduğu şekilde sulama ,ilaçlama ve bakım yapması gerekiyordu.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.