Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir Ayet; "Ey Rabbimiz! Bizi, inkar edenlerin zulmüne uğratma. Bizi bağışla. Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin (Mümtehine, 60/5) Bir Hadis; "Allahım! Bana öğrettiğin şeyleri hakkımda faydalı eyle, bana fayda verecek şeyleri öğret, beni, bana fayda verecek ilim ile nasiplendir." (Hakim, De'avat, No: 1879, I, 510) Bir Dua; "Allah'ım! İçimi dışımdan daha hayırlı kıl. Ve dışımı yararlı kıl. Allah'ım! Sapmadan ve saptırmadan mal, aile ve çocuk bakımından insanlara verdiklerinin iyisini isterim." (Tirmizî, "De'avât", 126
Bismillahirrahmanirrahim ‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم "Onlar (Yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, ALLAH'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça, kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; ALLAH'ın hışmına uğramışlar ve miskinliğe mahkum edilmişlerdir. Çünkü onlar, ALLAH'ın âyetlerini inkâr ediyorlar ve haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı. Bu da, onların isyan etmiş ve haddi aşmış bulunmalarındandır. Hepsi bir değildir; Ehl-i kitap içinde istikamet sahibi bir topluluk vardır ki, gece saatlerinde secdeye kapanarak ALLAH'ın âyetlerini okurlar." (Al-i İmran, 3/112-113)
Reklam
Hac
KUTSAL BELDELERE YOLCULUK: HAC İslam’ın beş temel esasından olan hac, zamanı ve mekânı belli olan bir ibadettir. Müslüman’ın, Hz. Peygamber’in (sas) yaptığı gibi yaparak başta Kâbe olmak üzere Arafat, Müzdelife ve Mina’yı ziyaret etmesi ve belirlenmiş olan dinî görevleri yerine getirmesidir. Bu görevleri yerine getiren kimseye “hacı” denir. “Gitmeye gücü yetenin o evi ziyaret etmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse bilmelidir ki Allah hiçbir şeye muhtaç değildir.” (Âl-i İmran, 3/97) ayeti ile farz kılınan hac, gücü yetenlerin yerine getirmesi gereken önemli bir görevdir. Hac, bir yerden başka bir yere fiziki bir yolculuk olduğu kadar insanın özüne ve yaratıcısına yaptığı manevi bir yolculuktur. Bu yolculuk, bireysel ve toplumsal, dünyevi ve uhrevi birçok faydayı barındırmaktadır. Bu ibadet insana takvayı, sabrı, şükrü, sorumluluğu, fedakârlığı ve cömertliği öğretir. Tüm bu faydalarıyla birlikte hac ibadetinde esas olan Allah’ın emrine itaat ve O’na yakınlıktır. Diyanet İşleri Başkanlığı
#takvim
Diyanet Takvimi Ön Yüz: Uluslararası Hicri Takvim Birliği Kongresi yapıldı. (2016) Dünya Kıble günü (Güneş, Türkiye saati ile 12.18’de tam olarak Kâbe-i Şerîf üzerinde bulunur.) Haccı ve umreyi Allah için tam yapın. (Bakara, 2/196) Diyanet Takvimi Arka Yüz: KUTSAL BELDELERE YOLCULUK: HAC İslam’ın beş temel esasından olan hac, zamanı ve mekânı belli olan bir ibadettir. Müslüman’ın, Hz. Peygamber’in (sas) yaptığı gibi yaparak başta Kâbe olmak üzere Arafat, Müzdelife ve Mina’yı ziyaret etmesi ve belirlenmiş olan dinî görevleri yerine getirmesidir. Bu görevleri yerine getiren kimseye “hacı” denir. “Gitmeye gücü yetenin o evi ziyaret etmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse bilmelidir ki Allah hiçbir şeye muhtaç değildir.” (Âl-i İmran, 3/97) ayeti ile farz kılınan hac, gücü yetenlerin yerine getirmesi ge- reken önemli bir görevdir. Hac, bir yerden başka bir yere fiziki bir yolculuk olduğu kadar insanın özüne ve yaratıcısına yaptığı manevi bir yolculuktur. Bu yolculuk, bireysel ve toplumsal, dünyevi ve uhrevi birçok faydayı barın- dırmaktadır. Bu ibadet insana takvayı, sabrı, şükrü, sorumluluğu, fedakârlığı ve cömertliği öğretir. Tüm bu faydalarıyla birlikte hac ibadetinde esas olan Allah’ın emrine itaat ve O’na yakınlıktır. T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
Allah söze değil niyete bakar. Niyeti hâlis olunca kişinin,Hayrolur âkibeti her işinin. Hazreti Musa bir gün bir başına dağları dolanırken, uzaktan yoksul ve yalnız bir çoban görmüş . Çoban dizüstü çökmüş , ellerini semaya açıp dua etmekteymiş . Bu durum Musa’nın çok hoşuna gitmiş ama yaklaşıp da çobanın duasını duyunca afallamış . “Kurban
Bir Ayet; "Ey Rabbimiz! Bizi, inkar edenlerin zulmüne uğratma. Bizi bağışla. Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin (Mümtehine, 60/5) Bir Hadis; "Allahım! Bana öğrettiğin şeyleri hakkımda faydalı eyle, bana fayda verecek şeyleri öğret, beni, bana fayda verecek ilim ile nasiplendir." (Hakim, De'avat, No: 1879, I, 510) Bir Dua; "Allah'ım! İçimi dışımdan daha hayırlı kıl. Ve dışımı yararlı kıl. Allah'ım! Sapmadan ve saptırmadan mal, aile ve çocuk bakımından insanlara verdiklerinin iyisini isterim." (Tirmizî, "De'avât", 126)
Reklam
İSLAM’DA SAVAŞIN (SOYGUN) KURALLARI
Büreyde anlatıyor: "Resûlullah bir ordunun veya seriyyenin başına komutan tayin ettiği zaman, özellikle komutana, Allah'a karşı muttaki olmasını, beraberindeki Müslümanlara da hayır tavsiye eder ve sonra şunları söylerdi: "Allah'ın adıyla ve Allah'ın rızası için savaşın. Allah'ı inkâr eden kâfirlerle çarpışın.
Allah'tan Başka Birilerinin de Bileceğini İddia Edenler...
Gelelim insanların gaybı bilme safsatalarına... Gaybla ilgili olarak Allah bir çok ayetinde şöyle buyurmaktadır. قُلْ لَٓا اَقُولُ لَكُمْ عِنْد۪ي خَزَٓائِنُ اللّٰهِ وَلَٓا اَعْلَمُ الْغَيْبَ وَلَٓا اَقُولُ لَكُمْ اِنّ۪ي مَلَكٌۚ اِنْ اَتَّبِعُ اِلَّا مَا يُوحٰٓى اِلَيَّۜ قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الْاَعْمٰى وَالْبَص۪يرُۜ اَفَلَا تَتَفَكَّرُونَ۟ Rasûlüm!
Her bir şeyin problem olduğu kitaplar:
"Bilgisini yalnızca tek bir gece nöbeti sırasında dört saat göğü inceleyip yıldızlara bakarak elde eden müneccim şimdi kalkmış tüm kainat için kuramlar ileri sürüyor."
Sudaki Kitap
Sudaki Kitap
Bugün bir yorumda denk geldim. Bir astrolog deprem tahmini yapıyor ve depremin bir kaç gün içerisinde olabileceğinden bahsediyor. Bir hanımefendi altına yorum yapıyor: "Allah'ı inkar eder, ama bu kainatın bir sahibi olduğuna inanmazlar mı da yıldızlara inanırlar." İnsanların bilgileriyle, araştırma ve hesaplamalarıyla öngörülerine karşı neden bu tepki? Okuduğum kitapta böyle. Göğü isterse 24 saat izlesin. Bunu neden her seferinde kutsal kitaba bağlıyorlar? Dinin yeri ayrı bilimin yeri ayrı bir anlatamadık.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.