Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Karakale'de yeniden tanıştığı o çocuksu yaşama sevincini, coşkuyu yok etmiş, geleceğine kara, kapkara bir gölge düşürmüştü.
Sayfa 83 - LİTERATÜR YAYINEVİ
Kıpırdanıyor yerinde; yüreğinde, sevinçle çırpınmaya hazırlanan küçük bir kuş var sanki.
Sayfa 19 - LİTERATÜR YAYINEVİ
Reklam
Çok ağır yük kaldırmış, bedenen büyük işler yapmış gibi yorgundu.
Sayfa 101 - LİTERATÜR YAYINEVİ
"Özgür kırlarda, paçalarına dolaşan ot ve çiçekler içinde, dağ rüzgarlarını dinleyerek dolaşmayı, şirin bir dere kenarında, bir kayanın ya da ağacın altında oturup düşünmeyi, kendini dinlemeyi çok seviyordu."
Abis Yayınları
Gitmeli, Melisa'ya ulaşmalıydı. Akreple yelkovanın tam üst üste geldiği anda kalktı sandalyesinden. Zaman Melisa zamanıydı!
LİTERATÜR YAYINEVİ
Kocaman bir gülümseme geliyor yüzüne ya da mutluluğun dolup taştığı sıcak bir bakış akıyor gözlerinden.
LİTERATÜR YAYINEVİ
Reklam
Yokluk
Sultan hala elime koca bir bişi verdi.Sıcak sıcak,yumuşak...Evleri de yağ kokuyor,süt kokuyor,çuma kokuyor.İnsan nereye baksa gözü doyuyor. Sultan hala beni kapıya çıkardı.Ben utandım önce biraz konuşmaya,gidecenmi güzel kızım dedi Sultan hala.Akıllı kızım gitmeyeydin dedi...Gidecemde sultan hala, o bişiden daha varsa ver de Asi'ye,Ensar'a,Veysel'e birer parça götüreyim dedim. Sen çok yaşa dedi Sultan hala.Yanaklarımdam öptü;sonra da bir beze üç tane bişi sarıp getirdi. Bişileri sıkıca tuttum koynuma soktum...Kokusuna itler gelmesin diye.Eve getirdim.Birer tane verdim Asi'ye,Ensar'a,Veysel'e.Çok sevindiler.Çabuk çabuk yiyip bitirdiler.
"Bir şey değil, çok şey söylemek isterim size. Biz kültür kardeşleriyiz sizinle. Bazı uzak çıkarcı güçler ve bazı yanlış politikalar nedeniyle aralarına nifak tohumları atılmış iki kardeş kültür"
"Ben insanların inekler gibi mutlu olmasını istemiyorum. Birilerinin ağzından çıkan her şeye, ya da kara kaplıda böyle yazıyor denildi diye, inanılmaz..."
Sevgili bilge; durum çok ciddi ben hiç iyi değilim...
Reklam
Nirvana ve Brahma... Siz ne büyük kavramlarsınız; kavramları karartan, yok yere düzey tartışmaları çıkaran düşünce yoksulları karşısında...
Sustuklarımız çoğaltıyor belki bizi. Sustuklarımız eziyor bizi aynı zamanda. Yassılaşıp genişliyoruz. Başka şeyleri de görmeyi de ancak o zaman becerebiliyoruz sanki. Dilimizden gözümüze, kulağımıza, damağımıza, derimize, hatta gerimize uzanan bir çizgi üzerinde büyüyor ruhumuz.
''Ben babanızdan ne gördüm, ne duyduysam öyle bir insanım,'' derdi o tartışmalardan söz açılınca.'' Bunun neresi siyaset kızım? Rahmetli severdi Atatürk'ü de İnönü'yü de... Toz kondurmazdı. Şimdi bir cemaat tarikat işleri çıkmış. Adamın arkasından konuşan konuşana... Din düşmanlığından giriyor, gavurluğundan çıkıyorlar.''
Bu sosyalistlik ne iyi şeymiş; insana hiç iş kalmıyor, ne bokluk varsa düzen yüzünden (Tuhaf bir kadın,s.103)
Sayfa 100Kitabı okudu
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.