Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

AO

AO
@aosuniverse
☾ ...𝑜𝑛𝑢𝑛 𝑏𝑢 𝑑𝑢𝑛𝑦𝑎𝑑𝑎 𝑦𝑒𝑟𝑖 𝑦𝑢𝑟𝑑𝑢 𝑦𝑜𝑘𝑡𝑢.
Benim de kendime göre bir niteliğim, hakkımda söylenecek söz olurdu. "Tembel". Şaka değil, bu bir unvan, bir mevki, başlı başına bir istikbaldir efendim.
Reklam
Keşke sadece tembellik yüzünden hiçbir şey yapamasaydım. Tanrım, o zaman kendime ne büyük saygı duyardım.
Ah baylar, belki de ben ömrüm boyunca başlamayı da, bitirmeyi de beceremediğim için kendimi akıllı bir adam sayıyorum. Ben de herkes gibi gevezenin, zararsız ama can sıkıcı boşboğazın biri olayım, ne çıkar. Ne çare ki gevezelik, daha doğrusu elekle su taşımak her zeki adamın kaderinde yazılıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Acı çeken kimse inlemekten zevk alır; almasa inlemesini pekala tutardı.
Şüphesiz böyle bir duvarın hakkından gelmeye gücüm yetmezse boşu boşuna yırtınacak değilim, ama karşımda gücümün yetmediği bir taş duvar var diye büsbütün boyun eğmeye de razı olamam.
Reklam
Umutsuzluk en yakıcı zevktir, özellikle de içinde bulunduğun durumun çaresizliğini açıkça kavramışsan.
Ben hasta bir adamım... Kötü bir adamım. Suratsız bir adamım ben.
Çünkü bizim onları birbirinden ayrı değerlendirme alışkanlığımıza karşın kitaplar birbirlerini takip ederler.
İnsan, yazmaya büyük bir yakınlığı olan bir kadının bile kendisini kitap yazmanın gülünç olacağına ve hatta onu akılsız göstereceğine inandırmış olduğunu öğrendiğinde, bir kadının yazmasına karşı yaygın direnci ölçebiliyor.
Besbelli zihni hiçbir şekilde "tüm engelleri tüketip parlak hale gelmemişti". Aksine, nefretlet ve dertler tarafından yorulmuş ve dağınıktı. Onun gözünde insanlık ikiye ayrılır. Erkekler "karşı taraf"tır, erkeklerden nefret edilir ve korkulur çünkü erkekler onun yapmak istediğine -bu da yazmaktı- giden yolu engelleyecek güce sahiptir.
Reklam
Yazık! Kaleme yeltenen kadın, Öylesine haddini bilmez bir yaratık sayılır, ...
Dünya kadına, erkeklere dediği gibi "Yazmayı seçersen yaz, benim için fark etmez" demedi. Dünya kahkahalara boğularak şunu dedi: "Yazmak mı? Senin yazmandan ne çıkar?"
Böylesi maddi güçlükler aşılması zordu fakat maddi olmayanlar çok daha kötüydü. Keats ve Flaubert ve diğer dahi erkeklerin katlanmakta böylesine zorlandıkları dünyanın umursamazlığı, kadının durumunda umursamazlık değil düşmanlıktı.
Toplum, bana teyzem tarafından sadece aynı soyadını paylaştığımız için bırakılan bir miktar kağıt parçası karşılığında, tavuk ve kahve, yatak ve kalacak yer veriyor.
Çünkü kadın gerçeği söylemeye başladığında, aynadaki görüntü küçülür, erkeğin hayata uyum başarısı azalır.
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.