Üstelik, kölelik statüsü bizatihi düşük bir sosyal durumu istilzam etmezdi. Kişinin toplumdaki rütbesi köle veya özgür olma durumundan çok, mensup olduğu ailenin veya kapı halkının statüsüne bağlıydı. Zengin ve nüfuzlu bir ailenin kölesinin, özgür fakat fakir bir kişiye oranla daha yüksek bir prestiji vardı.
Sayfa 196Kitabı okudu
Ibrahim, Murad'ın hayatta kalmış olan tek kardeşiydi ve şehzadelik günlerinde dehşetli olaylar yaşamış olmaktan ileri gelen bir zihni dengesizliğin etkisi altında bulunuyordu. II.Osman'ı hunharca katline, Mustafa'nın hal'ine ve kardeşleri İbrahim, Bayezid ve Kasım'ın idamlarına tanık olmuştu.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
müftü (şeyhülislam)
Müftülük 15. yüzyılda bir arka plandan doğup, 16. yüzyılın ortalarında Osmanlı ilmiye hiyerarşisinin en yüksek rütbeli makamı haline geldi; bu gelişmede o makamı işgal eden iki büyük şahsiyetin ağırlığının çok fazla etkisi oldu: Kemalpaşazâde (1525-34) ve Ebussuûd (1545-74).
Sayfa 26 - Ketebe YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Avrupalılar, on yedinci yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'ndan genel olarak "Türk İmparatorluğu" ve Müslüman halkından ise "Türk" diye bahsederlerdi. Fakat bu adlandırmalar yalnızca bir dereceye kadar doğrudur. İmparatorluğun nüfusu din, dil ve toplumsal yapısı göz önüne alındığında heterojendi. Sultanların ve yönetici elitin dini olan İslam hâkim dindi, fakat Rum ve Ermeni kiliseleri imparatorluğun siyasî yapısında önemli bir yere sahipti ve çoğu bölgede sayıları Müslümanları geçen geniş Hristiyan topluluklarını barındırırdı. Ayrıca hatırı sayılır bir Osmanlı Yahudileri nüfusu mevcuttu.
Sayfa 19 - Kronik KitapKitabı okudu
Ferdinand, Macar krallığı üzerindeki hakkından feragat etti ve yönetmeye devam ettiği Macar toprakları için Osmanlı Imparatorluğu'na her yıl 30.000 duka ödemeyi kabul etti. Süleyman için bu antlaşmanın özel bir sembolik anlam ve önemi vardı, çünkü metinde Carlos'dan artık "Imparator" diye değil, sadece "İspanya Kralı" diye bahsediliyordu. Işte bu andan itibarendir ki, Osmanlı padişahı kendisini "Roma Imparatoru" veya "Sezar" telakki etmeye başladı.
1. Selim'in sekiz yıllık saltanatı Doğu ve Güneydoğu Anadolu, Mısır, Suriye, Lübnan, Filistin ve Hicaz'daki toprakların katılmasıyla imparatorluğunun büyüklüğünü iki katına çıkarmıştır. Memlûklerden Mekke, Medine ve Kudüs kutsal şehirlerinin alınması, Osmanlı sultanına İslâm hükümdarları arasında üstünlük kazandırarak, Sünni İslam'ın Safevi sapkınlığına karşı koruyucusu olma iddiasını desteklemiştir.
Sayfa 67 - Kronik KitapKitabı okudu
Reklam
147 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.