Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
''...şu insanoğluna akıl ermez, diyordu. Bir incecik kavaldan koskoca, kükremiş bir dağ çıkarıyorlar, diyordu. Şu insanlar, şu dünyada var oldukça her şeye akıl erdirecekler, kartalın uçuşuna, karıncanın yuvasına, ayın, günün doğuşuna, batışına, ölümüne, kalıma, her şeye akıl sır erdirecekler. Karanlığa ışığa, her şeye, her şeye akıl erdirecekler, tek insanoğluna güçleri yetmeyecek. Onun sırrına ulaşamayacaklar.''
''Ağrıdağı dünyanın üstüne oturmuş ayrı bir dünya gibidir,ağır,heybetli.Çok zaman Ağrının başı dumanlıdır.Bazı da bulutların yerini savrulan yıldızlar alır.Top top,dönen,bir boranda esen yıldızlar.Güneş uzun gecelerden sonra Ağrının böğründe bir kıpkızıl ateş harmanı gibi çıkar. Ağrıdağı gecelerde daha büyür,ağırlaşır,dünya yalnız Ağrıdaymış gibi gelir insana.Ulu sessizliğini korkunç gümbürtüler parçalar.Bir uçtan bir uca... Ağrıdağı ıssızlıkta kaynar.Karanlık gecelerde Ağrı silinmez,geceye karışmaz,daha karanlık,ıssız bir gece gibi evrenin üstünde yürür.Ay ışığında ince bir pırıltıdır,salınır. Gecede korkuludur.Karanlığı duvar gibi.Yıldızsız,silme karanlık gecelerde,çok derinlerde,bin yıl ötelerden gelircene Ağrıdağından koygun,boğuk uğultular gelir.''
Reklam
''Her yıl,bahar Ağrıdağının üstüne yürürken,dağın yamacındaki Küp gölünün kıyısına o yörenin tekmil çobanları gelirler,kepeneklerini gölün bakır rengi toprağının,kırmızı çakmak taşı kayalıklarının üstüne serip halka olup otururlar. Çobanların her yıl sayısı değişir. Tanyeri ışırken bellerindeki kavallarını çıkarıp Ağrıdağının öfkesini hep birden
''Biz hep böyle, her şeyde birlik olsak, kimse bize diş geçiremez. Bize dağlar, şahlar dayanamaz. Hiç kimse... Yeter ki böyle birlik olalım.''
Sayfa 112Kitabı okudu
"İmana geldi kafir", diyordu."Korku onu imana getirdi.O altın sarayının, mermer, gümüş sarayının yerle bir edileceğini anladı. Anladı da dize geldi kafir, "diyordu. Herkes hayranlıkla demirci Hüsoya bakıyordu. "Biz hep böyle, her şeyde birlik olsak, kimse bize diş geçiremez.Bize dağlar, şahlar dayanamaz. Hiç kimse...Yeter ki böyle birlik olalım."
Sayfa 112Kitabı okudu
Uzun ince yüzü yaralı bir karacanın acılı yüzünü anımsatıyordu. Bütün insanların kederi, özlemi, tutkusu gelmişte bu yüze birikmiş. Bir düşte bir büyüdeydi Ahmet. Aydınlık bir buğu ardındaydı yüzü. Görenin kanını kaynatan, uzak, bilinmez bir dünyanın ateşini alıp götüren bir tadı vardı duruşunun, bakışının.
Sayfa 32 - YKYKitabı okudu
Reklam
Her yıl bahar çiçeğe durduğunda ak kuşun küp gölüne gelip kanadını som maviye batırdığıdır.
Sayfa 120 - YkyKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.