İslâm dininin emir ve tavsiye ettiği hangi bir ibadet ve itâat vardır ki, Müslümanların maddi ve manevi sahalardaki ilerlemesini-yükselmesini, feyizlenmesini temin etmesin! Yeter ki, müslümanlar, kendi mukaddes dinlerinin bu emirlerini, tavsiyelerini hakkıyla takdir ederek yerine getirmeye çalışsınlar. Ne mutlu servete, sıhhate sahip olup da bu gibi dini vazifelerini yerine getirmeye muvaffak olanlara!...
Reklam
Hayırlı son, Allah'a karşı mesuliyet duygusu taşıyarak yaşayanlarındır
Sâd’î ne güzel söylemiş: “Her an hayattan bir nefes daha gidiyor, baktıkça anlıyorum ki çok bir şey kalmamış. Hayatın elli senesi gaflet uykusunda geçmiş insan. Artık uyan, belki geriye kalmış olan beş günlük ömründe doğruyu bulabilirsin. Eksiğini giderebilirsin.”
“Zaten kâinat bir sevgi eseridir. ‘Bilinmemi istedim, mahlukatı yarattım’ hadisi de gösteriyor ki bu kâinatın yaratılmasına sebep olan şey, Allah’ın sevgisinin tecelli etmesidir. İşte insanlardaki sevgi de o ilâhi sevginin ilham ettiği bir parıltıdan ibarettir. Bu parıltıdan uzak insan pek sönük bir ruha, pek karanlık bir kalbe sahiptir.”
bil ki, O; 'en son gelmiş' olan 'evveldir' صلى الله عليه وسلم
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.