Kitabı açıp Torna gösterdi. Tom, kitabın sararmış sayfalarına bir göz attı. O kadar eskiydi ki yazılar birbirine girmiş, okunmaz hale gelmişti. Fakat Tom’un dikkatini çeken bir resim vardı: Biri kız, diğeri erkek iki gezgin. Kızın kısa, koyu renk saçları vardı. Oğlan ise sol elinde bir kılıç taşıyor ve tokası mücevherle süslü bir kemer takıyordu.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
O sırada Tom, Elenna’nın bakışlarının yolun kenarındaki bir gruba takıldığını fark etti. Ağızları bir karış açılmış halde, ikisinin geçişini seyrediyorlardı. İçlerinden biri, titreyen parmağıyla Tom’u işaret etti ve yanındakine bir şeyler fısıldadı.
“Neden bize böyle dik dik bakıyorlar?” diye sordu Elenna. “Önceki gelişimizde bizi fark etmemişlerdi bile.”
“Bilmiyorum,” dedi Tom. Yolun karşı tarafına baktığında, pencereden neredeyse düşecek kadar sarkmış bir kadının da onları izlediğini gördü.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Taladon, “Bu konuda uzun uzun konuşacağız,” dedi. “Ve bir gün, aklındaki tüm soruları tek tek cevaplayacağım. Ama şimdi... Görev, her şeyden önce gelir.”
“Sorumluluklarımın farkındayım,” diye yanıtladı Tom. “Ama zamanı geldiğinde ve tüm bunları konuştuğumuzda, daha fazla yalan duymak istemiyorum.” Taladon’un bakışları yere çevrildiğinde Tom, babasının kendisini ne kadar kötü hissettiğini fark etti. Taladon başını tekrar kaldırdı. Toprak rengi gözlerinde yaşlar birikmişti.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
“Freya’nın kalbi kötülükle dolu,” diye devam etti büyücü. “O, ben onu bulmadan önce kötülüğün tarafına geçmişti zaten. Yeniden iyi olmayı da seni de istemiyor!”
Velmal asasının tek hareketiyle mor bir bulut daha oluşturdu ve Freya ile ikisi, yavaşça göğe yükselmeye başladılar. Tom ileri atılıp annesine yetişmeye çalıştı ama ikisi, ani bir ışık parlamasıyla yok oldular.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Arkasından bir ses, “Velmal’in bilmecesi bunu mu anlatıyordu?” diye sordu.
Omuzunun üzerinden arkasına bakan Tom, Elenna’nın, şakaklarını ovarak yanına geldiğini gördü. Freya, kılıcının kabzasını kafasına indirdikten sonra ancak kendine gelebilmişti. Ama hâlâ sendeliyordu.
Tom yeniden Freya’ya döndü ve Velmal’in alaylı bilmecesini hatırladı:
“Ichor Soyun, Soy, ichor,
Kırmızı kırmızıya, ölümden yaşama..!’
Tom, Freya’nın soyandandı ve kanı, onu kesin bir ölümden döndürmüştü.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
“Freya, sen... sen benim annemsin!” dedi nefesini tutarak. Karşısındaki kadın
hiçbir şey söylemedi. Tom, onun yüzünde bir duygu belirtisi aradı ama bulamadı. Bir an duraksadıktan sonra cesaretini topladı ve Gwildor’daki ilk Canavar Avında, Deniz Canavarı Krabb’ın sağ elinde açtığı zehirli yarayı göstermek için birkaç adım ilerledi. Daha sonra bu yara yüzünden kılıç kullanamaz hale, hatta ölümün eşiğine gelmişti. Ama Freya’nın bir damla kanı sayesinde, yara artık tamamen iyileşmişti.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu