Onlar imanımızın atalarını bırakıp, batılı iman ataları; gerçek cedlerimizi bırakıp Sümer, Eti, Moğol cedler edindiler.
Sayfa 108 - Yazar YayınlarıKitabı okudu
Çağdaş kapitalizm kadın vücudunu yalnız bir şekilde satmak yerine katmerli bir satışa açmıştır. Fotoğraf, film yoluyla, kadın vücudu pazarlanması, ikinci kademedir. Diğer taraftan ciklet reklamından uçak reklamına kadar kadın vücudunun âlet edilmediği reklam hemen hemen yok gibidir. Binaenaleyh kadının evinden, ahlâkından, tabiatından ve kıyafetinden soyunmadan bütün bu kirli fiilleri icrası mümkün değildir. Öyleyse, kadın bütün bu bağlardan bağımsızlaştırılmalıdır! "Özgür" olmalıdır!
Sayfa 20 - Yazar YayınlarıKitabı okudu
Kapitalizmin sahte medeniyeti hem bütün dünyanın tabii dengesini tahrib etmeye yönelmekte, hem de bu tahribatı protesto edici teşekküllere vücut vermektedir. Garip bir tezat ve denge arayışı!
İşin diğer yönü eşref-i mahlukat olan insan gitgide köleleştirilir, robotlaştırılır ve tam bir ticaret metal hâline getirilirken, böyle hayvanlarin, otların korunması ne menem şeydir!
Sayfa 20 - Yazar YayınlarıKitabı okudu
Kapitalizm öncelikle, kendi tesirine kapalı toplumların tüketim alışkanlıklarının "geri, iptidaî ve gülünç" olduğu kanaatini yaygınlaştırdı. Gerçekten, İslâmî icaplara uyan bir kadının batı kapitalizmi için iyi bir alıcı olması mümkün müydü?
Sayfa 18 - Yazar YayınlarıKitabı okudu
Müdahaleciliğin Karakteri
Son liberalizmin ve liberalliğin sözü çok edildi.
Yöneti-min kendi icraatına bu sıfatları yakıştırmasının da bunda rolü var.
Devletin en azından iktisadi hayata müdahalesi yumuşatılıyor ve hatta yer yer ortadan kaldırılıyor.
En azından yarım asırlık devlet tekelleri kırılıyor.
Bu uygulamaların ne mahiyette olduğu ve ikti- sadi-sosyal hayata neler getireceği üzerinde durulması gereken bir konu.
Buna mukabil, Türkiye'de sosyal hayata, ilim ve sanat haya-tına ve hatta dine müdahale konularında bir gelişme gözlenmi- yor.
Meselâ ülkemizde hâlâ kadınların başlarını örtmesi bazıları nezdinde suç teşkil ediyor.
Bazı "dokunulmaz" konularda, tari-hin belli dönemleri ve kişileri hakkında serbestçe yazıp çizmek mümkün olamıyor.
Devlet radyo ve televizyonunda, dinle ilgi-li programlarda mesela "faiz" konusu es geçiliyor.
İlgili âyetler geldiğinde atlanıyor.
Hatta Veda Hutbesi okunurken bile faizle ilgili bölümler hazf ediliyor.
Sayfa 105Kitabı okudu
Yazı dili ile konuşma dili hiçbir zaman birleşemez
Çünk konuşma dili, günlük hayatın ihtiyaçlarına göre oluşur ve bu yüz den kelime kadrosu dar bir "alt dil"dir.
Konuşma dilinin sözlügü ile ilimde, fikirde ve sanatta derinleşmek mümkün değildir.
Nitekim, ülkemizde yazı dili ile konuşma dilini birleştirme iddialar lafta kalmıştır.
Hatta bugün araştırma sonucu ortaya çıkmış, bu yüzyılın başındakilerden daha aşırı bir yazı dili-konuşma dili ay- rılığından söz edilebilir.
Sayfa 104Kitabı okudu