Erkeğin namusu hakkında, annesinin, kızkardeşinin, karısının, kızının -yani ailesindeki kadınların- bedenlerinin ne kadar sınırlanmış olduğuna bakılarak karar verilir.
Ataerkil toplumsal ahlâk, kadının namusunu onun cinselliğiyle ilişkilendirir: Kadınları özgür seçimler yapma hakkı olan bireyler olarak görmek yerine, erkeğin sahip olduğu cinsiyeti bir varlık, cinsel bir sermaye olarak kavrar.
Erkekleri erkek yapan şey de toplumsal cinsiyet baskısıdır. Bu baskı altında erkek kimliğini kazanan bir erkek, kadın bedenini ve cinselliğini denetleme ve sınırlandırma hakkına sahip olduğuna inanır.