"Ne gariptir ki, ne kadar uykunuz varsa, yatağa girmeniz bir o kadar uzun sürer, hele ki odanızda bir şömine yanıyorsa. Ateşin önünde oturmadan önce Jill’in öyle uykusu vardı ki, elbiselerini bile çıkaramayacağını düşünüyordu. Oturduğundaysa bir daha kalkmak istemedi. Penceredeki tıkırtıyla irkildiğinde kendi kendine en az beş kere “yatmam gerekiyor” demişti."