Birine bıçak çekmenin ne kadar zor olduğunu bilemezsiniz. Hele o birine aşıksanız. Çok zor. O kadar zor ki , katlanılmaz bir acı. Hançeri göğsüne dayadığımda kalbimin parçalara ayrıldığını hissediyordum.
Sayfa 230 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Ama kör eden parlaklıktaki gözleri ile bana bakıp tuhaf bir ses tonuyla konuştu.
"Paladin."
Sayfa 223 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Çünkü karşımda oturan David değildi.
Yıpranmış giysileri, öbek öbek birbirine yapışmış kabarık saçların ve gerçekten o çirkin ayakkabılarına rağmen karşımda duran , aşık olduğum çocuk değildi. Bir... Bir yaratıktı.
Bir Kâhin.
Sonda mavi gözleri bana döndü. Ağzı açıldı.
Kulağa çok aptalca geldiğinin farkındayım ama bir an için yanılmış olabileceğimi düşündüm.
Sayfa 222 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
"David," diye seslendim. Adı mağarada yankılandı ve ağzımdan çıkar çıkmaz kalbime mühürlendi.
Sayfa 222 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Yanılmıştım.
Dar geçitten başka bir geçide, oradan daha geniş bir odaya vardı ve ışığa rağmen tavanın yüksekliği, o kasvette görünmez oldu.
David -gerçek David- bu odanın ortasında oturuyordu.
Giysileri kirli ve yıpranmıştı.
Sayfa 222 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu
Bana bakıp gülümsediğinde hançer, aniden uyuşan parmaklarımın arasından kaydı.
"Merhaba başkan."
Sayfa 218 - Epsilon YayınlarıKitabı okudu