'Hiç kimseden korkmak istemiyorsan, kimseyi korkutma. Her şey senden emin olunca sen de her şeyden emin olursun.'
Sayfa 25 - Kırk KandilKitabı okudu
...Yarı uyur halde namaza durdum. İçimden ah keşke ezan biraz daha geç okunsaydı diyordum. Fatiha suresini okudum, sonra kısa bir sure ya Kevser, ya da İhlas suresini okudum. Zaten zar zor uyanmıştım, kunut duasını da okumadım, o vacib değildi. Böylece gayet hızlıca sabah namazını kıldım, yeri gagalarcasına secdeleri yaptım. Ve beni bekleyen rahat yatağıma çabucak uzanıverdim.
Sayfa 23 - Kırk KandilKitabı okudu
Reklam
Yıldızlar her gözün göremeyeceği uzaklıkta durup konuşmak istediklerine göz kırpıyorlardı. Karanlık, yokluğunda varlık bulduğu Güneşin özlemini, elinde sıkı sıkı tuttuğu güneşin aynası olan ay'la gideriyordu.
Sayfa 16 - Kırk KandilKitabı okudu
"Gemileri Yakın !"
Tarık b. Ziyad emrindeki askerlere; "Arkanızda düşman gibi deniz, önünüzde deniz gibi düşman, nereye kaçacaksınız? Vallahi sizin için ancak sadakat ve sabır kalmıştır. Düşmanın silahı, teçhizatı ve erzakı boldur. Sizin silah olarak ancak kılıçlarınız, erzak olarak da düşmanın elinden sahip olabileceğiniz vardır." demişti.
Sayfa 15 - Kırk KandilKitabı okudu
İber Yarımadası'nın komşusu olan Atlantik Okyanusu'nun derinliğinden iki güzel göz, hayran bakışlarla İber'in güzelliklerini, dağlarını, berrak sularını, zeytinliklerini, türlü çiçeklerini izliyordu. İber'in güzelliklerini izleyen bu güzel gözlerin sahibi, Eflatunun kitaplarında anlattığı, üzerine yüzlerce efsane anlatılan Atlantis'ten başkası değildir.
Sayfa 13 - Kırk KandilKitabı okudu
Ortaçağ; karanlıklar ve aydınlıklar arasında bir geçit, kimine göre karanlık, kimine göre aydınlık bir çağ.
Sayfa 11 - Kırk KandilKitabı okudu
Reklam
Geri110
107 öğeden 101 ile 107 arasındakiler gösteriliyor.