Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Patoloji, ego ile dış dünya arasındaki sınır çizgilerinin belirsiz olduğu ya da gerçekten yanlış çizilmiş olduğu çok sayıda durumla bizi tanıştırmıştır. Kişinin kendi bedeninin, hatta kendi zihinsel yaşamının bazı kısımlarının - algıları, düşünceleri ve duygularının - kendisine yabancı, egosuna ait olmayan şeyler olarak yaşantıladığı durumlar vardır... Demek ki, kendi egomuzun duyguları bile bozukluklara maruz kalabilir ve egonun sınırları sabit değildir.
Geçmiş ve bugün bilinçdışında birbirine geçer, geçmişteki anlamlar şimdinin anlamları olur ve bugünün anlamları geçmişinkileri etkiler ve değiş­tirir.
Reklam
Nasıl bir yandan yatıştırıcı anneye tutunurken bir yandan onun boğucu pençesinden kaçılabilir?
Yas tutmak gereklidir, çünkü gerçekçi yararlılıklarını kaybetmiş bağları ve tutumları bırakmamıza izin verir, bu sayede büyümeyi ve gelişmeyi kolaylaştırır.
Geçmiş ve bugün bilinçdışında birbirine geçer, geçmişteki anlamlar şimdinin anlamları olur ve bugünün anlamları geçmişinkileri etkiler.
İçindeki boşluktan sakınmak için kendisini sürekli meşgul tutmak ister gibiydi.
Reklam
Başkalarıyla kurulan ilişkilerde yaşanan zorluklar, çoğu zaman kişinin kendisiyle olan ilişkisindeki rahatsızlık ile bağlantılıdır.
...sağlıklı bir kimliğin alameti farikası olan "de­ğişimin tam ortasındaki süreklilik"...
Kapsayıcı bir nesneyle özdeşleşmek için hiçbir fırsatı olmamış olan ço­cuklar, kusurlu bir kendilik bütünleşmesinden ve içsel ve dışsal alanlar ara­sında sağlıklı ayrım yapamamaktan mustariptirler.
Ego, bireyin iç ve dış dünyaları arasında, iç­sel psişik dünyası ve diğer insanların psişik dünyaları arasında bir hat çizen yüzeydir, Anzieu ve Houzel'in "psişik zarf" adını verdikleri bir yüzey.
21 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.