Zamanla Avrupa'da modern ilmin temelleri atılırken, İslam üniversiteleri skolastizme düşüp gerilemişlerdir.
16. Yüzyıl ve sonrasında medreseler
Bir zamanlar Avrupa'da Galile'yi, Kopernik'i mahkum eden zihniyetin, yakın çağlarda bu müesseselere sirayet etmesi çok düşündürücüdür. Pozitif bilimler medreselerden kovulurken, manevî ilimler sahasında da bir yaratıcılığa rastlamıyoruz. Artık medreselerden, devlete ve millete yön verecek dünya çapında insanların çıkmaması bunun açık delilidir.
Reklam
Yeniçeri Ocağının Bozulması
Böylece Yeniçeri ocağı savaşta aslan, barışta ceylan olma özelliğini kaybetmiş, bir sürü işsiz ve güçsüzün ekmek kapısı haline gelmiş, sağlam temelleri sarsılmış, devlet işlerine el atmış, kendini devlet adamlarından daha yetkili saymış, ağalarına, paşalarına isyan etmiş, sadrazamları hatta padişahları makamlarından, tahtlarından çekip indirmis, kanlı cesetlerini yerlerde sürüklemiş, Viyana önlerinde Sancak-ı Şerif'i bırakıp kaçacak kadar iman ve gayesinden uzaklaşmıştı.
Türk milleti için devlet "ebed müddet"tir. Asla sona ermeyecek.
Bilimin karşıtının, başka bir deyişle bilim dışı olanın 19. yüzyılın egemen anlayışıyla din olarak algılanması salt pozitivizme özgü bir anlayış olarak kalmamış, Türkiye'de genel-geçer bir kural olarak sunulmuştur. Bu anlayış dinin bizatihi bilim olarak sunulması kadar anlamsızdır. Ne yazık ki günümüz Türkiye'sinde hala egemen tartışma konularından birinin bu olduğu söylenebilir..
Cumhuriyet dönemi ideolojisi, Osmanlı tarihinde birbirini izlediğini düşündüğümüz iki temel politikadan batılaşmayı ve din devlet ayrimini simgeleyen hareketin radikal ifadesidir. Cumhuriyetin kurucuları, Tanzimat dönemi hedeflerini ve politikasını, bütün radikal lojik sonuçlarıyla bir devrim felsefesi haline getirmiş, Tanzimat’ı büyük Fransız Devrimi ideolojisiyle yoğurarak onu Türk toplumu için bir ‘inkılap’ devrim yapmıştır.
Reklam
441 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.