Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rasûlullah (s. a) şöyle buyuruyor: "Nefsim kudredinde olan Allah'a yemin olsun ki! Şayet günah işlemeseydiniz bunun daha büyüğü olan ucbun (kendini beğenmenin) başınıza gelmesinden korkarım." Ibnu’l-Esir, Camiu'l Usûl, VIII, 39 [Belki günah işlemeyip kendini beğenmeye düşecektin. Allah böyle seni tedavi etti.]
Eşref Ali et-Tehânevi şöyle der: “Kişi günah işlemekten dolayı insanlardan da ürkmeye başlar. Bilhassa sâlih insanlardan sıkılır. Onlarla oturmayı gönlü kabul etmez. İşte bu vahşet hâli arttığı nisbette onlardan uzaklaşır, feyz ve bereketlerinden mahrum olur. Büyük zatlardan biri şöyle dedi: “Benden bir günah meydana geldiği zaman, onun tesirini ailemin ve bineğimin ahlâkında görürüm. Onlar, bana tam itaat etmez hâle gelirler.”
rihle kitapKitabı okudu
Reklam
Eşref Ali et-Tehânevi ise şöyle der: “Günah işlemekle kalp ve beden zayıflar. Kalbin zayıflığı, hayırlı işlere karşı gayretin azalıp tamamen yok olmasıdır. Beden zayıflığına gelince, o kalbe tabidir. Kalp zayıf olunca, beden de zayıf olur.”
rihle kitapKitabı okudu
Eşref Ali et-Tehânevî şöyle der: “Günah işlemekle nimetler elden çekip alınır. O kişiye bela ve musibetler hücum eder. Hz.Ali (radıyallahu anh): “Muhakkak her bela, bir günahtan dolayı nazil olmuştur. Ve her bela ancak tevbe ile uzaklaşmıştır.”
rihle kitapKitabı okudu
Ramazan-ı Şerif’i Karşılamak
Eşref Ali et-Tehânevî şöyle demiştir: “Size muhtemelen başkalarından duymadığınız bir şey söyleyeyim. Ramazan-ı Şerîf’te nefsinizi günahlardan kaçınması gerektiğini telkin ederek teskin edin. Umulur ki Ramazan ayını günahsız bir şekilde geçiren kişinin kalbine Cenâb-ı Hak günahları tamamen terk etme isteği yerleştirir.”
rihle kitapKitabı okudu
Tasavvufun Gayesi: Kötü Huylardan Arınıp İyi Hasletler Kazanmak
Muhammed Takî Osmânî şöyle dedi: “Hacı İmdâdullah Muhâcir Mekkî, büyüklük kuruntusuna kapılan kimselerin tarikatın kokusunu bile alamayacaklarını, Eşref Ali et-Tehânevî ise tasavvufun bidâyetinin ve nihâyetinin müridin kötü huy ve vasıflarını yok edip onların yerine iyi hasletler kazanması (fenâ) olduğunu söylerdi.”
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
Söz gelimi bir insan hayatını hırsızlık yaparak kazanıyorsa, onun, yaşantısında insanlara merhametli davranması, hak hukuk gözetmesi, dürüst ve samimi olması... mümkün değildir. Yani o kimsenin "temiz" olması kabil değildir. Eşref Ali et-Tehânevî (k.s.) bu meseleyi şöyle bir misalle açıklıyor: "Kirli aynayı halis, saf su ile yıkarız; pırıl pırıl olur ve bakanlar temizliğinden hayrete düşerler. Fakat ayna, idrarla yıkanacak olursa, üzerine bulaşmış olan (kaba) pislikler yine gider ve yüzü şüphesiz temiz gibi olur. Olur amma, gerçek anlamda temiz ve pak olmuş sayılmaz. Bakanların hayretini mucip olmaz ve onları saf (net) olarak göstermez. Çünkü ayna henüz pistir. Bunun için insanlar onu kirli görür, beğenmez, ondan ikrah eder. Öyleyse yaşayışı İslâm şeriatı ile çatışan herhangi bir kimse için Allah'ın rahmetine sığınmak, ahirette felaha nail olmak mümkün değildir.
Sayfa 216Kitabı okudu
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.