Birçok kişi için tutkular, kurumuş kıyılar arasından akıp gitmiş lav sellerinden ibaret olmuşsa da, yenilmez güçlüklerin bastırdığı tutkunun, o volkanın ağzını temiz suyla doldurduğu ruhlar hiç mi yoktur?
Kontes dönüşte koluma girdi; sevincini oğluna da geçirmek isteyen bir anne gibi yüreğinin bütün ağırlığını benimkine duyuracak şekilde koluma yaslanarak kulağıma, "Mutluluk getiriyorsunuz bize!" dedi.
Ah, her şeyi belleğime kazıdım; canlı, renkli, neşeli haliyle, açık şemsiyesinin altında durduğu o körpe badem ağacına varıncaya kadar her şeyi kazıdım belleğime.
Aşkın da kendi arması vardır ve kontes bunu gizlice çözmüştü. Yarasına dokunulmuş hastanın çığlığını andıran o keskin bakışlarından biriyle baktı yüzüme: Hem utanmış hem de memnun olmuştu.