Mermerler de Sevilir Varlık, A. Mümtaz İdil s. 26
Moda deyimiyle "küreselleşme", insanın kendi dışındaki dünyanın "vahşete çağrısı" karşısında elindeki "Çocuk Haftası" ciltlerini ya da sınıfını geçer geçmez "ders kitaplarını" sobaya atıp yaktığı bir ortamda başka tür insan yetiştirmenin ölçütü nedir? Balzac`ın, kendi kahramanı Eugenie Grandet`yi beyaz kâğıtlar üzerinde öldürdükten sonra ağladığı bir sevgi anlayışından, sevgilisini yatağa bağlayıp sayısız bıçak darbeleriyle lime lime ederek aşkını bu yolla gösteren topluma ulaştık.
Stefan Zweig
"Brezilya’nın başkenti Rio de Janerio’ya yakın bir otel odasında iki kez patlayan silah, bir insanlık suçu olarak tarihe geçecekti. İnsanlık suçuydu, çünkü yüzyılın en büyük yazarlarından biri sayılan Stefan Zweig’ı bu dünyadan karısıyla birlikte alıp götürüyordu. İnsanlık suçuydu, çünkü yazdıklarını büyük bir tutkuyla, kıskançlıkla okuyan, bitmesin diye sayfaları çevirmekten korkan okurlarını kendinden "mahrum" bırakmıştı. Zweig’ı intihara sürükleyen nedenler ayrı bir konu, ama Hitler gibi bir "kasabın" neden olduğu bu ölüm bile, benim gözümde Zweig’ı asla bağışlatmıyor. En verimli olduğu bir dönemde, kendisini okurlarından uzaklaştırdığı için insanlık suçu işlemiştir Zweig... Kendi için dayanılmaz olan bu dünyayı bir anlamda okurları için de dayanılmaz kıldığı için..."
-Mümtaz İdil