Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Thomas More - Ütopya Üzerine Bir Paylaşım
İnsanoğlu dünyaya geldiğinden bugüne müspet ve menfi fikirleri her zaman olmuştur. Kimi yaşadığı dönemin ve çevrenin etkisiyle geleceğin daha iyi olacağını hayal etmiş kimisi de kötü... Thomas More Ütopya adlı eserinde olumsuz şartlara rağmen ümidini korumuş olanlardan... Daha o dönemlerden idealize ettiği bir toplum ve devlet yönetimi hakkında gelecek yıllarda birçok ulusa ışık tutmuş bir yazar olmuş. Ayrıca kitabın diğer yarısında kendi türüne örnek olan kitaplarla karşılaştırılması ve yazarın hayatını anlatması yönünden eserin zenginleştirilmesi sağlanmış. Tavsiye edilir. 💯
İSLAM ÜMMETİ Ümmet kelimesi, Türkçede bir peygambere inananlar ve ilahi dinlere mensup kavimler topluluğu olarak tanımlanır. Kur’an’da tekil ve çoğul hâliyle 64 defa geçen bu kelime genelde toplum/cemaat anlamında kullanılmış, özelde ise kendilerine peygamber gönderilen topluluklara ümmet denmiştir. Yüce Allah, Müslüman ümmetin Allah’a ve ahiret gününe iman eden, doğru ve âdil, mutedil, iman edip iyilik yapan, iyi davranan ve Allah’ı görüyormuş gibi ibadet eden, insanları hakka ileten ve hakla hükmeden, iyiliği emredip kötülükten meneden ve hayırda yarışan bir ümmet olduğunu belirtmiştir. Kur’an-ı Kerim’de aşırılıklardan uzak “orta bir ümmet” olarak anılan İslam ümmeti, insanlar arasından çıkmış en hayırlı ümmettir. Âl-i İmran suresindeki ifadeyle bu ümmet, “bütün insanlığın dirliği için varlık alanına çıkarılmış”tır. Fetih suresinde ise ümmet-i Muhammed’in konumu ve sorumluluğu açıklanmış, onların yaşatacağı Hak dinin diğer bütün dinlere üstün geleceği belirtilmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı
Reklam
Mükemmel bir toplumu arzu edebilmek için öncelikle ne anlama geldiğini bilmek zorundayız. Tarihsel bazda baktığımızda toplum aynı toprak parçası üzerinde birlikte yaşamlarını sürdürüp iş birliği içinde yaşayan insanların tümüdür. Tarih boyunca insanlığı bir arada tutmak hep zor olmuştur. İnsanların içinden sıyrılıp liderliğe soyunanlar, farklı
#takvim
Diyanet Takvimi Ön Yüz: “...Ey Rabbimiz! Sen rahmetin ve ilminle her şeyi kuşattın. Tövbe edenleri ve yolundan gidenleri bağışla, onları cehennem azabından koru!” (Mü’min, 40/7) Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulacak değilsiniz. (Bakara, 2/134) Diyanet Takvimi Arka Yüz: İSLAM ÜMMETİ Ümmet kelimesi, Türkçede bir peygambere inananlar ve ilahi dinlere men- sup kavimler topluluğu olarak tanımlanır. Kur’an’da tekil ve çoğul hâliyle 64 defa geçen bu kelime genelde toplum/cemaat anlamında kullanılmış, özelde ise kendilerine peygamber gönderilen topluluklara ümmet denmiştir. Yüce Allah, Müslüman ümmetin Allah’a ve ahiret gününe iman eden, doğru ve âdil, mutedil, iman edip iyilik yapan, iyi davranan ve Allah’ı görüyormuş gibi ibadet eden, insanları hakka ileten ve hakla hükmeden, iyiliği emredip kötülükten meneden ve hayırda yarışan bir ümmet olduğunu belirtmiştir. Kur’an-ı Ke- rim’de aşırılıklardan uzak “orta bir ümmet” olarak anılan İslam ümmeti, in- sanlar arasından çıkmış en hayırlı ümmettir. Âl-i İmran suresindeki ifadeyle bu ümmet, “bütün insanlığın dirliği için varlık alanına çıkarılmış”tır. Fetih suresinde ise ümmet-i Muhammed’in konumu ve sorumluluğu açıklanmış, onların yaşatacağı Hak dinin diğer bütün dinlere üstün geleceği belirtilmiştir. T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
🎯 Partisiz Yönetimin Töre Adaletine Uygun Önce Kuralları Belirlenmeli 🎯 Seçilenlerin ve görevlerin sorumluluk ve sınırları ölçü olarak konulmalı. 1924 yılında partisiz yönetimi tarif ediyor. Bu toplum bir asır geçmesine rağmen bunu idrak edemedi. Bugün 1924 Anayasasından da olma noktasına siyasi partiler aracılığıyla geldiğini göremedi.
insanlar suan moda gibi metalci olarak geziyorlar, oysaki metal bir ruhtur onu icinde hissedersin birtakım isyanlari birtakim iyi diyecegin kotu diyecegin seyleri vucut buldurmaya calisirsin birtakim huzun bir takim tutku, hirs, sevinc, ask, ofke yasama istegi ve isteksizligi metal hissetmek yaşamaktır birtakim dusuncelere burundurursun kendini
Reklam
Gözlerimiz mi kör yoksa gönüllerimiz mi?
"Bireylerin davranışları büyük ölçüde içinde bulundukları toplum ve sosyal şartlar tarafından şekillendirilir. Geniş çaplı etnik nefret ve savaş şartları, daha önce hiçbir suça iştirak etmemiş ve çok iyi eğitimli bireyleri bile acımasız kasaplara dönüştürecek güce sahiptir." der Newman. Küçük yaşlardan itibaren zihinlere zerk edilen "üstün ırk" inancı ve "ya*udi olmayan herkesin birer goim olduğu ve ya*udilere hizmet için yaratıldığı" inancı, siyonistik anlayışın temelini oluşturmaktadır. Ya*udi olmayan herkese her şeyin yapılmasını meşrulaştıran ve mübah gören bu anlayışa karşılık, bugün bizler kendi çocuklarımıza millî ve manevi ruhu aşılamayı gerçekleştirmez ve neslimizi çakalların oyuncağı edersek yok oluşumuz kaçınılmaz olacaktır. "Çocuklarınıza din veyahut milliyet öğretmeyin, onlar büyüyünce kendileri seçsinler." diyen etki ajanlarının sözlerine kulak tıkayarak neslimizi millî ve manevi bir kimlikle mücehhez kılmak mecburiyetindeyiz. Arsıza, hırsıza, namussuza "DUR!" diyecek nesilleri yetiştiremedikten sonra hiçbir şeyin övünç kaynağı olarak nitelendirilemeyeceği beyan edilmelidir.
Lacivert gece, kırık bina, Galatasaray, şükrü ve kitaplar
Akşam oluyor, açık balkon kapısından odaya giren soğuk hava kollarıma çarpıyor. Hoşuma gitti bu durum. Sanki soğuk havaya kafa tutmuşum. Esersen es bak üşümüyorum işte. Bu aralar kafa tuttuğum olaylar artıyor. Yaşama inat ediyorum sanki. Hayır böyle yasanilmaz bak böyle de yapabilirim. Kadere karşı gelmek gibi... Ben istedim bunları oysa ki. Ama
Sahip olmak ya da olmak 4
Bir din, insanı doğru yönde davranmaya yöneltebiliyorsa, bir sürü doktrin ve ideoloji yığınından daha yararlıdır. Temel dinsel davranış biçimimiz, karakter yapımızın bir belirişi olarak da de- ğerlendirilebilir. Çünkü biz, yücelttiğimiz değerlere bağlıyızdır ve bizim davranışımıza yön veren, bu yüceltilen şeylerdir. Bi- reyler çoğu kez toplumda
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.