Yasaklar davet gibi çağırdı olmazlara Her zaman hep sana yöneldi duygularım Aklımın dur dediği yerlerde duramadım Yasaklar davet gibi çağırdı olmazlara
Dilimden döküldü bir şeyler
İşte biçareyim, şimdi, burada. Ne zaman bu vakit olmuş, Zaman buraya gelmişti? Kabullendim ve sustum. Yahut ben ve siz öyle sandık. Sahi duyulmadı mı hiç Bir hisse bürünmüş sözcüklerim? Sözcükler ki deli oldu her biri Anlaşılmadığı bedenlerin avuçlarında... (18.06.24)
Reklam
Sigaramın Dumanında Adın Var
Her yaktığım sigarada aklıma geliyorsun, Önce gülüveriyorum senli anılara, Gözlerimde canlanıyor o güzel günler, Kalbimde çınlıyor sevda dolu sözlerin. Sigarayı her dudaklarıma götürdüğümde, Seninle geçen o anılar doluyor zihnime, Bir tebessüm beliriyor dudaklarımda istemsiz, Ama ardından acı bir hıçkırık boğuyor beni. Her duman, seni biraz daha yakın hissettiriyor, Ama bir o kadar da uzaklaştırıyor aslında, Dumanın içinde kaybolan yüzün, Yüreğimde kocaman bir boşluk bırakıyor. Her yaktığım sigarada aklıma geliyorsun, Önce gülüveriyorum senli anılara, Sonra ağlıyorum senin yokluğuna, Ve bir kez daha anlıyorum, Seni ne çok sevdiğimi, nasıl özlediğimi. Bir zaman belki yine aniden çıkarsın karşıma Belki de seni İlk gördüğüm günkü gibi gülümsersin bana
Dalgacı Mahmut İşim gücüm budur benim, Gökyüzünü boyarım her sabah. Hepiniz uykudayken. Uyanır bakarsınız ki mavi. Deniz yırtılır kimi zaman, Bilmezsiniz kim diker; Ben dikerim. Dalga geçerim kimi zaman da, O da benim vazifem; Bir baş düşünürüm başımda, Bir mide düşünürüm midemde, Bir ayak düşünürüm ayağımda, Ne haltedeceğimi bilemem
Orhan Veli Kanık
Orhan Veli Kanık
Ben senin en çok sesini sevdim Buğulu çoğu zaman, taze bir ekmek gibi Önce aşka çağıran,sonra dinlendiren Bana her zaman dost, her zaman sevgili Ben senin en çok ellerini sevdim Bir pınar serinliğinde, küçücük ve ak pak Nice güzellikler gördüm yeryüzünde En güzeli bir sabah ellerinle uyanmak Ben senin en çok gözlerini sevdim Kâh çocukça mavi,
Sudaki Gölge
Aşağıdaki metinde görülen Budist düşünce eğilimi, bir Konfüçyüsçü olmasına rağmen Yi Kyp Bo'nun birçok Budist arkadaşı olmasından kaynaklanmaktadır. Her zaman onların öğretilerine derin bir ilgi duymuş ve felsefelerine karşı sempati beslemiştir. Nehir kenarında yürürken Gölgemin dans edişini izliyorum Dalgalardan dalgalara çılgınca kıvrılışlar içinde. So Tongpa'yı Yungsoo Havuzu'nda düşünüyorum. O ne gördü? Sadece rüzgarla savrulan bir gölge mi? İki yüz kaş ve yüz sakal mı? Yoksa gölgesinin altına bakarak, Benim her zaman aradığım bilgeliği mi buldu?
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.