Alfabetik hediyeleşme “N”
Dört arkadaş olarak devam ettiğimiz hediyeleşmede en erzak günü bugün oldu:) Sevgili kankacım
Tuanaynay
Tuanaynay
bize çocukluğumuzun püskevitini; nero’yu almış saolsun:)
Anı Biriktiricisi
Anı Biriktiricisi
kankacım da bizlere nihale almış:)) bence en marjinalini sen aldın azizim bravi:) 1K kullanmayan diğer iki arkadaşımızdan biri nohut almış, organik; diğer arkadaşla da benim nişasta pişti oldu fakat ben buğday; o mısır nişastası almış:) fldkdjdd ayrıca o nişasta ile beraber nane de almış saolsun:) pişti olsak da farklılığı her zaman yakalayanlardan olduk, no problemo:) fakat şunu anlatmadan bitirmicem: bakkaldan nişasta alırken kankam
Tuanaynay
Tuanaynay
beni kapıda bekliyordu. Abiye dedim “bi şey var mı diye sorucam ama ne olduğunu söyleyemem” kfjdjdjjd “arkadaşımın duymaması lazım:)” dedim:) kulağına eğildim “nişasta” dedim:) “the secret kitabının yanında satılandan”:) kdkdjdj (burası şaka) abi güldü ve “hayırdır arkadaşının alerjisi mi var dedi:)” dhjdjd yok dedim bu hediyeleşmeden bahsettim ve o da bizi tebrik etti falan fıstık buralara girip de kendimizi övmemize gerek yok:) dkdjjd velhasıl bu anekdotumu da verdiğime göre teşekkür edip gidiyorum:) sıradaki harfte görüşmek üzereeee, esen kalın..:)
Kırk kere söyledim bir daha söylerim Savaşta ve barışta, karada ve denizde, Düşkünlükte ve esenlikte Zamanımız apayrı bize göre Yanyana olduk mu elele Aç kalsak ağlamayız biliyorum.
Turgut Uyar
Turgut Uyar
Reklam
Kralın biri adamlarıyla beraber geziye çıkmış. Bir çiftliğe uğramışlar. Çiftlik sahibi, krala bir tay hediye etmiş. Kral bu tayı dönüşte bahçıvanbaşına teslim etmiş. Bahçıvanbaşı taya bakmış, büyütmüş. Tay kocaman bir at olmuş. Bahçıvanbaşı bir gün kralın huzuruna çıkmış, – Kralım ben bu tayı büyüttüm kocaman bir at oldu ama bu asaletini
BİZ OLSAYDIK, İTRAİLE NE YAPARDIK?!.
Bir yakınım sordu: Yetkilileri eleştiriyorsun, peki sen olsan Filistin mevzuunda ne yapardın? Şöyle cevap verdim: - "Onlar bizim gibi düşünmüyor. Bizim için aslolan İslâmî mücadeledir. O da "sizinle savaşanlarla siz de savaşın" der. Onlar ise farklı siyasi kaygılarla hareket ediyorlar; birkaç yılda bir denk getirip araya İslâmî bir
....Proust kitapları çok ciddiye almamamızı öğütler bize. “Onlara fetişizme varan bir hayranlık duymak her zaman tehlikelidir” der. Büyük yazara göre başkalarının kitaplarını, “kendi hissettiklerimizi anlamak için” okumalıyız, “bir yazarın düşünceleri yardımıyla da olsa, okurken kendi düşüncelerimiz geliştirmeliyiz”. Ama kitaplar her derdin devası değildir. Gözlerimizi açabilir, algılama gücümüzü artırabilir ama belli bir noktada onlar da tıkanıp kalır, çünkü biz yazarla aynı kişi değiliz. Mutlaka kitabın bir yerinde yazarla çatışırız. İşte bu noktada kendi fikrimiz esas olmalı diyor Proust. Aksi taktirde ya müridi ya da hayranı oluruz o yazarın.... Muhsin KIZILKAYA'nın Makalesinden ALINTI.
Nisa süresi 4:78 Eynemâ tekûnû yudrikkumu-lmevtu velev kuntum fî burûcin muşeyyede(tin). ve-in tusibhum hasenetun yekûlû hâzihi min ‘indi(A)llâh(i). ve-in tusibhum seyyi-etun yekûlû hâzihi min ‘indik(e). kul kullun min ‘indi(A)llâh(i). femâli hâulâ-i-lkavmi lâ yekâdûne yefkahûne hadîsâ(n) Nerede olursanız olun ölüm size ulaşır. Sarp ve sağlam
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.