Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yavuz Sultan Selim anlatıyor:
"Evladım! Bir sefere çıkmıştım. Yanımda devrin meşhur âlimlerinden Kemal Paşazâde Hocam da vardı. Birden hocamın atının ayağı sürçtü ve ayağından sıçrayan çamur, kaftanımı baştanbaşa kirletiverdi. Kıymetli hocamın üzüldüğünü görünce onu teselli etmek için şöyle dedim: "Ulemanın atının ayağından sıçrayıp bizi boyayan çamur, bizim için şereftir,mübarektir! Bu çamurlu kaftanı, ben ölünce sandukamın üzerine kapatın ki, gelecek neslime bir ibret olsun!" Lâkin, artık ibret alacak ziyaretçiler bile kalmadı! Nerede o mübarek nesil!
Erkam Yayınları
MEÇHUL ŞEHZADE: DELİ KURT Olay Örgüsü 1403 yılının sonlarıdır. Üstü örtülü bir kağnı gecenin karanlığında ilerlemektedir. Genç bir atlı tedirgin bir şekilde kağnıyı yönetmektedir. Kağnıda Yıldırım Bayazıd'ın oğlu İsa Beğ'in eşi Bala Hatun vardır. Bala Hatun hamiledir. Osmanlı sipahisi Çakır Ağa onu sütanasının evine götürmektedir.
Reklam
2354. Ruh da beden gibi acır. Bazı günler, tıpkı fırtına öncesi eski yara izlerinin sızlaması ve hayat boyu topladığınız ve bir an unuttuğumuz darbelerden dolayı kemiklerinizin ağrıması gibi ruhun üzerindeki tüm yara izleri, zamanla sinmiş olduğunu düşündüğünüz o eski acılar bir anda “parlayıverir.“ o moraliniz düşüktür, kendi kendinizle kalırsınız; hiçbir şeyin kaybolmadığını, yok olmadığını, özellikle de acıların ve kötü anıların kaybolmadığını hatırlatmak için yarara açılan ruhunuzla uğraşırsınız. O acılar ve anılar bir süreliğine siner, bilinmez bir derinliğe doğru çekilir, tıpkı şimdi çekilecekleri gibi. Artık gözleriniz tekrar ışık almaya başlayacak. Gelecek sefere kadar.
Sayfa 59 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
Değirmen
"Her bulamayışımda, muhakkak gelecek sefere gelir, diyordum. Onun nazarında bu kadar hiç olacağımı tahayyül edemiyordum."
Babasından kendisine bıraktırılan tahtta uzun bir hükümdarlık sürmüş, çağ açmış, çağ kapamıştı. Şimdi herhangi bir hükümdar gibi doktorların elindeki ilaçlardan gelecek devaya bağlamıştı umudunu. Yaşamın pamuk ipliği o günden bu yana pek değişmedi. Ölümün ucundaki yalnızlık aynı yalnızlık, sefere çıkan bir hükümdar otağıyla, günümüzdeki herhangi bir oda arasında aynı ölüm gidip geliyor.
Sayfa 83
"Bu cömertliğimin çok ötesine giden bir şükran ifadesi," dedi keşiş. "Böyle konuşmayınız. Hayat söylediklerinizi duyabilir ve gelecek sefere daha azını verebilir."
Reklam
Hepimiz bir birimize yabancı sayılırız, bizler bile, Kimi kastediyorsun, Seni ve beni, sağduyunu ve bizzat kendini, doğru düzgün konuştuğumuz bile yok, kırk yılda bir görüşüyoruz, ve dürüst olmak gerekirse görüştüğümüze pek değdiği de söylenemez, Suç benim, Suç bana da ait, doğa veya şartlar gereği paralel yolları takip etmek durumundayız, fakat bizi ayıran veya bölen mesafe öyle büyük ki genelde birbirimizi duymuyoruz, Şu anda seni duyuyorum, Şu an acil bir durum söz konusu ve acil durumlar kişileri yakınlaştırır, Her şey olacağına varır, Bu felsefeyi bilirim, insanlar buna yazgıcılık, kadercilik, kısmetçilik derler, oysa aslında, her zamanki gibi, canının istediğini yapa cağın anlamına gelir, Yapmam gerekeni yapacağım anlamına gelir, o kadar, Bazı insanlar için yaptıklarıyla yapılmasını gerektiğini düşündükleri şey aynıdır, Sağduyum olarak ne der sen de, irade meseleleri bu kadar basit değildir, basit olan kararsızlıktır, belirsizliktir, çözümsüzlüktür, Kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi, Hiç şaşırma, öğrenmenin yaşı yoktur, Benim görevim sona erdi, belli ki sen canının istediğini yapacaksın, Aynen öyle, Öyleyse hoşça kal, gelecek sefere görüşmek üzere, kendine iyi bak, Herhalde yine bir acil durumda görüşürüz, Vaktinde yetişebilirsem görüşürüz.
"Bir daha geri gelmeyecek mi, bayım?" "Ne, uygarlık mı? Kimse istemiyor ki onu. Ben de!" "Ben birazına katlanabilirdim," dedi arkalardan biri. "Birkaç gü zel yanı vardı." "Kafanızı yormayın," diye bağırdı Grigsby. "O güzelliklere de yer yok artık." "Ah!" dedi arkadaki adam. "Bir gün hayal gücü olan biri çıkıp gelecek, yeniden toparlayacak onu. Bu sözümü unutmayın. Yürekli biri." "Hayır," dedi Grigsby. "Ben evet diyorum. Güzel şeyleri seven biri. Bize kısıtlı bir uy garlığı geri verebilir; huzur içinde yaşamamızı sağlayacak kadarını." "Göz açıp kapamadan savaş başlayacaktır!" "Ama gelecek sefere her şey farklı olur belki."
Sayfa 29 - RAY BRADBURY GÜLÜMSEME
Gelecek sefere Isparta İngilizcesini öğrenip öyle gelsinler Konstantinopla. Haydi hayırlısı. Yaşasın İstanbul. Tarihten önce vardık, tarihten sonra varız.
946 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.