Müslüman her şeyden önce, kendisi de dahil olmak üzere bütün varlığa vücut veren Yüce Yaratıcı ile hayatının her safhasında irtibat halinde olan insandır.
Sayfa 140 - 4.BaskıKitabı okudu
Namazda aslolan, insanın, Rabb'inin huzurunda olduğunun şuuruna vararak, sadece diliyle değil, bütün azalarıyla namaz kılmasıdır.
Böyle bir huşu ve konsantrasyon halinden uzak olarak namaz kılan bir kimse, namazdaki sure, tesbih ve duaları Türkçe okusa bile yine arzulanan sonucu elde edemez...
Sayfa 66 - 4. BaskıKitabı okudu
"....Binaenaleyh bunlar (Kur'an tercümeleri) Kur'an'ı tanıtacak bir meal olsa da, Kur'an hükmünü haiz olamaz, onun yerine konamaz. Mesela namazda okunamaz."
Elmalılı Hamdi Yazır
Sayfa 61 - 4. BaskıKitabı okudu
"Mehmet Akif'ten, Kur'an-ı Kerim'in Türkçe'ye tercüme edilmesi istenmiş, Diyanet İşleri'yle mukavele yapılmış ve bir miktar avans para verilmişti. Para ile telif ve tercüme yapmayı hisleriyle bağdaştıramayan Akif, önce parayı geri vererek mukaveleyi bozdu. Sonra da yaptığı tercümeyi beğenmediğini ileri sürerek göndermedi. İstanbul'a geldiği zaman bu meseleyi sorduk." Tercüme güzel oldu. Hatta umduğumdan daha iyi. Lakin onu verirsem namazda okutmaya kalkacaklar. Ben o vakit Allah'ımın huzuruna çıkamam ve peygamber'imin yüzüne bakamam" dedi.
Sayfa 55 - 4. BaskıKitabı okudu
"Çağdaşlaşmak" bu büyülü kelimenin anlam haritası oldukça geniştir. Dili kullanma biçimimizden giyim-kuşamımıza ve günlük hayatımıza, varlık ve eşyaya yaklaşımımızdan varoluş gayemizi belirleyen temel ontolojik, epistemolojik kabullere, siyasal, ekonomik ve kültürel yapımızdan sosyal düzenimize ve aile yapımıza ve tabii "dini algılayış" biçimimize kadar insan hayatına ilişkin ne varsa tümünün batılı tarz ve tavır içinde anlamlandırılması, düzenlenmesi ve yürütülmesi, " çağdaşlık" sözcüğü içinde kendisine yer bulmaktadır.
Sayfa 39 - 4. BaskıKitabı okudu
Batı ile İslam'ın "barışması", İslam'ın, geleceğin inşasında herhangi bir belirleyicilik iddiasının bulunmadığını kabul ve tescil etmesinden geçmektedir.
Sayfa 38 - 4. BaskıKitabı okudu