Ancak bir hukuk sisteminin kurulmasında, işleyişi için esaslı olan müderrislerin, müftülerin ve kadıların yetiştiği medreselerin açılması gerekiyordu. Tarihçi Âşıkpaşazade, İznik'te ilk Osmanlı medresesinin Orhan Bey (yaklaşık 1324-1362) zamanında kurulduğu anlatır ve Orhan Bey'in ilk müderris olarak Dâvûd-ı Kayserî'yi atadığını ekler. Dâvûd hakkında on altıncı yüzyıl âlimi Taşköprizade şunları yazar. Kendi memleketinde okumuş ardından Kahireli âlimlerden tefsir, hadis ve fıkıh ilkelerini okumak için Kahire'ye seyahat etmiştir. Mantık ilimlerinde öne çıkmış ve tasavvuf ilmini elde etmiştir... Sultan Orhan İznik şehrinde bir medrese inşa ettirmiştir. Güvenilir kaynaklardan işittiğime göre, bu Osmanlı topraklarının ilk medresesiydi ve müderrisliğine Dâvûd-ı Kayserî getirilmişti.
Sayfa 300 - Kronik KitapKitabı okudu
Sultan'ın Osmanlı ailesinin bir erkek üyesi olması gerekliliği kuralıyla kadın soyundan gelenlerin tahta çıkmasını yasaklayan bir başka kuraldan, sabit bir veraset kanununun yokluğunda, 1362 ile 1648 arasında sultanların büyük kısmı, mücadelede öne çıkan hizbin adayı olarak iktidarı elde etmişlerdir. Şehzade Bayezid'in 1562'de idam edilmesinde önce, şehzadeler babaları hayattayken evaletlerde sancakbeyliği yaptıkları sırada, şehzadelerin çevrelerinde hizipler meydana geldi. Babanın ölümü ya da ölümünün yaklaştığına dair beklenti, rakip şehzadeler ve onların taraftarları arasında sonucunda kardeş katli olan mücadelelerin bir işaretiydi
Sayfa 136 - Kronik KitapKitabı okudu
Geri115
152 öğeden 151 ile 152 arasındakiler gösteriliyor.