Tanrılar, insanların eylemlerini gözlemek için genelde dünyayı ziyaret eder, bunu yaparken de farklı hayvanların kılığına girerlerdi. Dolayısıyla neredeyse tüm hayvanlar, tanrılardan biri veya birkaçıyla ilişkili görülüp kutsal kabul edilirdi.
...tek tanrının her bir niteliğinin aslında ayrı benliklere sahip farklı tanrılar oluşturduğunu ve bu tanrıların da genelde birbirlerinden bağımsız hareket ettiklerini söylediler. Bu şekilde Mısır tanrıları koca bir ordu halini aldı, amaçlarını ve görevlerini ise bırakın diğer milletleri, Mısırlıların kendisi bile anlayamayabiliyordu.
Reklam
Doğumumuz, uyku ve unutuştan başka bir şey değil.
Bu adaya hapsedildim, derdim, bu adada tutsağım. Oysa ne ben tutsaktım ne de burası bir adaydı. Gün boyu amaçlı bir başıboşlukla sahilde dolaşır durur, oyalanmak için bir şeyler arardım. Köpekler. Bir kulübe. İri kayalar. Çıplak turistler. Yarı çıplak turistler. Palmiyeler. Çardaklar. Aşı boyası rengi, adrenalin saçan kumlar. Havayı yakalamak
Sayfa 9 - Budala KitapKitabı okudu
Terazinin bir kefesine kişinin kalbi, öteki kefesineyse doğruluğun sembolü, yani bir kuş tüyü konulurdu (...) Eğer kalbinin olduğu kefe daha ağır gelirse, hatta diğer taraftaki tüyle tam tamına denk bile düşse, Osiris bu kişiden razı olurdu. Ama kalbi daha hafif gelenlere eyvahlar olsun!
Tanrıların En yücesi Güneş Tanrısı Ra'ydı. Her sabah, karanlığın güçlerine karşı verdiği mücadeleden muzaffer bir şekilde çıkıp Doğu ufkunda beliriyor, Milyonlarca Yıllık Kayık" adıyla anılan saltanat kayığı içindeki günlük yolculuğuna başlıyordu.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.