çünkü sen şahsın, ben ise dilenciyim. ben sana denk ve kavuşmaya layık bile değilim. senin cemalin güneş, alnın mehtaptır. bu kadar latif ve nazeninsin. ben ise dikenim, zelilim, topraktanım. bu kadar zayıf ve gönlü korkağım. ben ışığın etrafında uçan pervaneyim, tenimi ateşe vermişimdir, içten de dıştan da yanmışımdır. gönül nilüferdir, sen de güneşsin, ten keten gibidir, sen de mehtapsın. ten çürüse de yırtılsa da gönül gam deryasında boğulsa da bu benim hakkımdır, yani adalettir, zulüm değildir.
Sayfa 182Kitabı okudu
o cilveli güzel sihirli gözleri ile bakınca kirpiklerinin dizisi gönlümü ney gibi delik deşik eder.
Sayfa 91Kitabı okudu
aşk padişahının askeri evimizi yağma edeliden beri bir güzel bizim gönlümüzün tahtında sultan olup oturdu.
.
.
.
sevgilinin boynunun, ayağının, saçının hayâlı ile gönül dolmuş; canımızın bahçesi servi, gül ve sümbül ile süslenmiştir.
Sayfa 83Kitabı okudu
keşke yuvam senin güzelliğinin gül bahçesinde olaydı da, çılgın bülbül gibi inleseydim.
Sayfa 73Kitabı okudu
Ne güzel bi makam
Biliniz ki gökyüzünün aydın ışığı güneştir, cennetin ışığı da hz.ömer ra...
Aşk Ne Yüce Bir Şey Ki Köleyi Bile Padişah Yapıyor
Cihanda Hz. Mustafa'nın nuru olmasa aydın gün bile gece olurdu. O öyle bir Peygamber-i Ekber ki vahiy mumunun nûrları onun mukaddes elinde parladı.. İşte O'nun pınarından su içen Hz. Bilal (r.a.), bir iman arslanı kesilmişti... Bütün müşriklere meydan okuyordu... Aşk ne yüce bir şey ki, köleyi bile padişah yapıyor.
Sayfa 66 - Çile YayıneviKitabı okudu
