“…Düşünce dili, dil düşünceyi yaratır ve ulusal yaşam, kendine uygun bir dil ister. Milli dilini geliştirip koruyan toplumlar ancak gerçek bir düşünsel ilerleme sağlanabilir.”
Sayfa 223
"Türk dili Türk milletinin kalbidir, belleğidir.”
Sayfa 222
Reklam
“Güçlü devletler kuran atalarımız, büyük ve köklü uygarlıklar yaratmıştı. Bunu aramak, incelemek, Türklüğe ve dünyaya bildirmek bizim için bir borçtur.”
Sayfa 222
“İlginçtir ki, yeni yazıyla okuma yazmayı en kolay öğrenenler, eski yazıyla okuryazarlar değil, okuma yazmayı hiç bilmeyenler ve çocuklardı. Bunlar yeni yazıyla okuma yazmayı kısa süre içinde öğreniyor ve kursa gidemeyen “ana babalarıyla aile büyüklerine” öğretmenlik yapmaya başlıyordu.”
Sayfa 220
“19.yüzyıl sonlarında nüfusun hemen yarısını oluşturan Rum, Ermeni, Yahudi gibi Müslüman olmayan uyruklar, Türkçe konuşulabiliyor, ancak Arap harflerini bilmedikleri için, Türkçeyi okuyup yazamıyordu. Bu durum kaçınılmaz olarak, uluslaşmanın temel koşullarından biri olan dil birliğinin gerçekleştirilememesine yol açıyor, azınlıklar kendi içlerinde uluslaşırken, Osmanlı İmparatorluğu ümmet toplumu olarak kalıyordu.”
Sayfa 211
“Çocuklar, herhangi bir sözcüğü öğrenmemiş ya da ezberlememişse, o sözcüğü yazamazdı. Bu da, okuma yazmada ezberciliği zorunlu kılıyordu. Okuma yazma bilen yetişkinler bile, yazım yanlışlarından tam olarak kurtulamazlardı.”
Sayfa 211
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.