Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Karacadağ Türkmenleri
Bu Karacadağ Türkmenleri üzerinde biraz durmak istiyorum. Tespit edebildiğim kadarı ile Urfa-Diyarbakır arasında bulunan Karacadağ Türkmenleri'nden ilk kez Türk Yurdu'nun 25 Haziran 1914 tarihli 69. sayısında Haşim Ertuğrul bahsetmiştir. Yazar, Karacadağ'a gittiğini, Türkân Aşireti'nden 75-80 yaşlarındaki Güllüceli Sâdun Ağa
Sayfa 40 - Bilgeoğuz YayınlarıKitabı okudu
“Türk” ve “Türkmen" vasıflandırması için bu çalışmada dikkat celbeden hususlar olabilir. Lakin bunun bir ayırım değil hakikat olduğunu okuyunca göreceksiniz. Tıpkı “Orhun Yazıtları”ndaki “Türk” ve "Oğuz” Beğleri hitabında olduğu gibi. Gerçekten de gerek Tükiye tarafındaki Bayır-Bucak devamı olan Ordu (Yayladağı) ve Kuseyr Türkmenleri ve gerekse Bayır-Bucak, Lazkiye ve Golan Türkmenlerinin kendilerine bu sıfattan önce “Türk” dedikleri muhtelif saha çalışmalarında tespit edilmiştir. Prof. Abdülkadir İnan'ın Gaziantep yöresindeki çalışmalarında dal benzer durumlar vardır. Gerçekten kısmen Akdeniz kıyı şeridinde yaşayan bu insanlar “Türk” deyimini “Türkmen” deyiminden önce ve israrla vurgulamaktadırlar. Halep, Şam, El-Cezire Türkmenleri'nde de olduğu gibi ana lisanlarında “Arapça”ya dönüşme olmamıştır. Üstelik bunlarda “Göçmenlik”de çok eski zamanlarda sona ermiştir. Reyhaniye ve Halep'in başta “Bayat” olmak üzere “Bozok” boyları kesinlikle Halep ile Anadolu yaylaları arasında son zamanlara kadar göçebe hayat sürmüşlerdir.Amanoslarda yoğun olan “Üçok” boyları ile Bayır-Bucak ve Lazkiye Türkmenleri'nin arasında daha çok benzerlikler vardır. Zaten kaynaklarda da “Bozok” ve “Üçok” boylarının iskânında birincilerinAmik Ovası kuzeyi ve doğusu (Halep), ikincilerin ise güney ve güneybatı yöresinde bulundukları bilinmektedir. Bu sebeple "Üçok”boylarının “Kınıklar” gibi birçoğunun erken şehirleşme dolayısıyla"Göçmen” olan “Türkmenlik” den “Türklüğe”e intisap ettikleri aklagelmektedir.