Muhsin Ertuğrul'un isteği vesilesiyle oyun yazmaya başlayan Necip Fazıl Kısakürek'in en fazla üretken olduğu alan tiyatro. 15-20 kadar eseri var ve onlardan en bilinen, en başarılı olanlardan biri Para piyesi.
Piyes 1941 yılında yazılmış ve Muhsin Ertuğrul tarafından sahnelenmiş, birçok kişi tarafından izlenmiştir. Bunun üzerine Necip Fazıl'ın kavgalı olduğu birçok kişiden biri olan Peyami Safa tarafından eserin intihal olduğu isnat edilir ve bunun üzerine Necip Fazıl Kısakürek dava açıp ispat ister. Peyami Safa mahkemede güzelce R yapar. Bu isnatın Marcel Brion'un aynı isimli romanının intihali olan Atilla kitabını yazan Peyami Safa tarafından yapılması da komik hani.
5 perdeden oluşan oyun, dini imanı para olmuş, para kazanmak için herşeyi mübah sayan ve ahlaksızlığı benimseyip kendine yol edinen bir banka patronunun, ailesi, çalışanları ve dostlarının para ile imtihanını, paranın nasıl insanların içyüzünü gösteren, ortaya çıkaran bir şey olduğunu anlatıyor. Kitabın gidişatı ve baş karakterinin akıbeti yine yazarın başka bir piyesi olan Reis Bey'i ve Parmaksız Salih'i hatırlattı bana. Necip Fazıl'ın hikaye akışındaki tarzı da genelde böyle aslında, ne demek istediğimi kitabı okuduğunuzda anlayacaksınız. Kendi yaşadığı ve geçirdiği değişimi eserlerine de yansıtıyor Necip Fazıl çokça.
ParaNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 2016800 okunma