Sakin ve durgun saatler, ev sessiz, yalnız dışarıda yağmurun şırıltısı,
Balkonun mermerlerine çarpıyor, sanki piyano notaları..
Gökyüzünde bir şelale, gri bulutlardan inen
Yağmur
Aceleden uzak, tamamlandıkça her katre, birbirine usul usul veda ediyor.
Tekâmüle eriyor bir akşam vakti;
Vaadini doldurmuş bir gün daha dün oluyor.
Güneşin batışı yok
ben bir filistinli çocuğum
kavgamın gölgesi düştü sevdamın üstüne
yaşlandım anne
umutlarım gazze şeridinde vuruldu
kar yağdı cehennem sıcağında yüreğime
dünyanın bütün silahlarını versek eskiciye
bütün bombalarını / bütün askerlerini
bir top bir uçurtma pahasına
dinle beni anne / sil yüzündeki kederini arkamda sakladığım ellerimden birini
aç haydi anne
düşlerinin can aynasından kırılmış / filistinli
çocuk kokulu ölüm getirdim sana
haykır tüm kinlerini dünyaya / sor
namluda parlayan güneş neden parlamaz gözlerimde
dinle beni anne / gözyaşlarınla bir bir sula
yeşert filistin’in yüreğindeki çiçekleri
_İslam = Arapçılıktır. Asimilasyonla inananı araplaştırır. Her müslüman halk, araplaşmaya mahkumdur. Kuran’ın kendisi, Araplar için Arapça olduğunu söyler.(Şura 7) İnsanın tüm yaşantısı, giyimi, yemesi, içmesi, gezmesi, eğlenmesi, sevmesi, düşünmesi ve inanması “çöl bedevîlerinin kabile kanunu” ölçütlerine göre ayarlanmaktadır. İslamlaşarak milli
"Türkçe öğrenmeye tepki gösteren Araplar özellikle Fransızca ve İngilizceyi çok iyi öğrenmişlerdi. 1917'de Filistin'e giden Amerikalı gazeteci W. T. Massey Arapların çoğunluğunun İngilizce konuştuklarını görünce büyük bir şaşkınlığa düşmüştü."
ANAP, referandumda başarılı bir sonuç almıştı, ancak bu sonucun tamamını partisine kanalize etmesi mümkün değildi. O yüzden, seçimler öncesinde işini sağlama almak ve seçimi garantilemek için, büyük partinin lehine olmak üzere seçim sistemi üzerinde değişikliklere gitti. Bu bağlamda, çoğunluk partisini kayıran üst barajlar (kontenjan) öngörülmüş,