Savaş anında, muhalif güçler birbirlerinin; ekonomik kaynaklarını, nüfus potansiyelini ve askeri gücünü bilirler ve bu donanımlara göre saldırı yada müdafaa stratejilerinden birini seçerler.
Küreselleşmeyle beraber yeni bir paradigma ortaya çıkmış. Bu paradigma; Ülkeler arasındaki sınırları ortadan kaldırarak, dünyada yeni bir iktidar hiyerarşisi ve emir-komuta zinciri meydana getirmiştir.
Nüfus siyasi coğrafyanın ana belirleyici özelliğidir.
Ülkelerin nüfus yapılarının azlığı ve çokluğu ülkelerin uluslararası güç dengesi içindeki yerini belirler.
Ülkelerin sağlık koşulları, nüfus coğrafyası ve siyasi coğrafya icin de ele alınmalıdır.
Çünkü fiziki ve psikolojik olarak sağlıklı bir toplum, daha moralli ve toplumsal gelişim ve değişime katkı sağlayacak durumdadır.
Tek başına güç merkezi oluşturamayan devletler,aynı ittifak içerisinde etkili bir güç merkezi oluşturabilir.
Bunlara en güzel örnek, NATO ve Avrupa Birliğidir.
İncelemeye kitabın ilk sayfasında bulunan bir söz ile başlamak isterim;
"Gelecek sana emanettir ey gencim, kalk ve yürü!"
Bir genç birey olarak yaşadığımız çağda gençlerin sorunlarına nasıl bir çözüm ile yaklaşıyor diye düşünüp alıp okumaya başladım.
Kitap hakkında küçük bir eleştiri yapmam gerekirse; içerik olarak örneklerle