Maddi ve manevi bakımdan muazzam nimetlerle Cihana gelip sonunda etten bir kalıp olarak Toprak altında çürümenin ahsen-i takvim üzere (en mükemmel bir kıvamda) yaratılan insan adına ne büyük bir fecaat olduğunu kavrayamamak, bu talihsizliğin ıztırabını hisedememek, yüreğin de kırıntı kabilinden de olsa iz'an taşıyan bir insan için ne büyük bir hüsrandır!..
-Gökyüzünde kaç yıldız var biliyor musunuz?
Tarlada kaç yabani ot var ?
Bir dolu ekmekte kaç kırıntı var?
Denizde kaç damla var?
Unutma sen benim için teksin..
Evi özledim...
Babam küçükken bu şiiri okurdu bana
Üvey babam
-Peki şiir nasıl bitiyor ?
Unutma sen benim için tek kişisin
Sen olmazsan gökyüzü olmaz
Sen ol olmazsan deniz olmaz
Kırıntız somun ekmek gibi
Damlasız deniz gibi
.
Berenshtein 🎥
Kalbimde ki şu kırıntı artık tamamen yok olsun istiyorum. Neden sürekli peşimde? Neden beni asla bırakmıyor geçmişim? Sanki bir daha hiç gitmeyecekmiş gibi.. Sanki artık gerçekten mutlu olamayakmışım gibi. Aslında hiç sevmem depresif insanları ama kendim 6 aydır kırık kalbimi iyileştirmeye çalışıyorum. Bir gün gerçekten bunu aşabilecekmişim gibi hissediyorum. Öbür gün de, bu kırgınlığın beni asla terk etmeyeceği hissine kapılıyorum. Bazen çok mutluyum, bazende çok üzgün. 1 dakika öncesinde nasıl içten güldüysem, 2 dakika sonra öylesine içten ağlayabiliyorum. Ben bu duygu geçişinden de hoşlanmam. Ama böyleyim işte.
Hiç bir şeye Polyana olamıyorum artık şüphe etmediğim bir çok şey beni çok yanılttı şüphe duyun yanınıza gelen karıncaya bile neden geldi acaba kırıntı mı var üstümde diye aklınız dan geçirin
koordinatları körelmiş kırıntı mekandayım:
tenime yapışan bu tinsel-boşluk kendimden
Ben'e püsküren her-şeyi emiyor.. elde kalan
mahcup bir emanet gibi bekleştiğim var-olan..