"...kadim dönemde mimar; duyu, duygu ve düşüncesini bir hamûle haline getirip taş gibi uzun ömürlü bir nesneyle mekâna ören, yüceyi ve güzeli taşa oyan, kısaca abecesi taş olan bir şiiri mekâna yazan, muhtasar ve müfid bir deyişle mekânı yorumlayan bir şairdir."