Richard Coe'ya göre Beckett olanaksız olanı yapmaya çalışmaktadır: İstediği 'söz'le 'sessizliğin', 'varlık'la 'hiçliğin' çakıştığı noktayı bulmaktır.
Reklam
Godot'yu Beklerken
Vladimir ve Estragon tek bir insanın bedenine tutsak edilmiş çelişkili özelliklerin parçalanmış biçimidir. Böylece, insanın iç dünyasında yaşadığı çatışmalar, sahnedeki iki somut insanın yaşadığı bir dış çatışmaya dönüşmüştür.
Samuel Beckett
Şiir, derinliklere gömülmüş duyguları ortaya çıkartıp, insanlığın ortak gerçeğini ve tüm'ü kucaklayan evreni gözler önüne sererek 'ben' ve 'sen' arasında bir bağ kurma gücüne sahiptir.
"Tiyatro benim için şu nedenle değerlidir: Kendi kuralları içinde işleyen küçük bir dünya oluşturur; tıpkı bir satranç tahtası üstünde olduğu gibi 'oyun' kurarsınız", demişti. Tiyatro yoluyla 'gerçek' rahatça dışlanabiliyordu; çünkü tiyatro her şeyin 'düş', her şeyin 'oyun' olduğu bir dünya yaratabiliyordu.
Beckett'in söylemek istediği şudur: "Eğer 'var'sak, başkalarının zihninde, onlarla olan ilişkilerimizle ve onlar üstünde yaptığımız etkiyle 'var'ızdır. Ancak yaşamımızın bir aşamasında başkalarının bizi görmediğinin bilincine varırız. Bu durumda varolduğumuzdan nasıl emin olabiliriz?"
Reklam
73 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.