Upuzun günler geçti gidişinin üstünden, uçuşunun üstünden haftalar geçti, kayboluşunun üstünden aylar… Nedenini hala anlayabilmiş değilim. Bir nedene bağlanması da gerekmiyor zaten, kimi şeylerin nedeni yalnızca kendileri olmalı ve öyle kalmalı. Üstelik, insana kendi yaşamı bile büyük geliyor kimi zaman; ne yapsa, kimi sevse, kimlerce sevilse, hangi işlerle uğraşsa ve nerelerde gezip dolaşsa, bir türlü dolduramıyor. Her şeye karşın derin boşluklar kalıyor önümüzde arkamızda…
"...ve yüzümü yastıklara gömüp derin uykulara dalıyorum. Kaçış uykularına. Uyuduğum sürece yaşam duracak ve yürüyen ne varsa benim uyanmamı bekleyecekmiş gibi geliyor çünkü bana."
"...bir gün çekip gidecekse, bu birdenbire olmasın istiyorum. İnsan, ne denli çaba gösterirse göstersin ve kaçınılmazlığa ne denli inanırsa inansın, ayrılığa hiçbir zaman hazırlanamıyor çünkü."
"Kimi zaman ayaklarımız, istemediğimiz yerlere götürür bizi; istediğimiz yerlere yani, çok önceden isteyip de kendi kendimizi engellediğimiz yerlere. "