Merhaba
Bugün okulun kitaplığında karşıma çıkan bir kitap ile geldim. Kitabın ismi dikkatimi çekti ve hemen okumaya başladım
#arkakapak
Bu kitap Doğa Öyküleri'nden sadece birisi. 10 kitaptan oluşan dizimizin her kitabında üç hikâye var. Küçük karıncaların, çiçeklerin, yaramaz bulutlarla, martıların maceralarına katılıp onlarla dost olmaya ne dersiniz? Hiç aklınıza gelmeyecek yeni dostlarınız da olacak: kitaplar, çoraplar, ayakkabılar...
Kitapların sonlarında yer alan Türkçe etkinlikleriyle okuma süreciniz daha eğlenceli hâle gelecek.
#kitapyorumum
Öykülerin üçünü de çok beğendim özellikle kitabı ismini veren öyküyü İtiraf etmeliyim ki konuşan taşlar denilince aklıma böyle bir şey gelmemişti Sonunda yer alan etkinlik ise küçük çocukları gelişimi için güzel bir son olmuş. Ayrıca kitabın resimleri de çok hoşuma gitti bunu söylemeden de geçemeyeceğim
Kitaplı günler dilerim
Bu, Küçük Prens ile Mavi Kuşun kitabı.
İyi ki varsın Liloşum iyi ki.
"Tilki de, asıl görülmesi gereken güzelliğin ancak gönül gözüyle görülebileceğini, gülüne bakmak için harcadığı zamanın gülünü değerli kıldığını anlatır." Gülü senin için önemli kılan ona ayırdığın zamandır...
"Galiba insan sevdiklerinde hep kendinden bir şeyler olsun istiyor." Ve hayal kırıklığına uğruyor...
"Yani diyorsun ki o kadar gül gördüm ama o benim sevdiğim çiçek. Hani annemin bazen dediği gibi, 'Sen elde değil bende güzelsin.' " İnsan sevdiği elde kalacağına...
"Demek tilkinin dediği gibi dostluklar sevgiyi içerdiği gibi gözyaşlarını da taşır..." Bir yerde mutluluk varsa mutlaka bedeli ödenir.
Tilki de, asıl görülmesi gereken güzelliğin ancak gönül gözüyle görülebileceğini, gülüne bakmak için harcadığı zamanın gülünü değerli kıldığını anlatır...
Eğer yetişkinlere kırmızı damlı, damında kumrular, pencerelerinde sardunyalar olan güzel bir ev gördüm derseniz önem vermezler. Onlara yüz milyonluk bir ev gördüm derseniz ancak o zaman evin ne kadar güzel olduğunu anlarlar.