Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ezber yaparken yaratılmışlara, ezber bozarken Yaratıcı'ya ihtiyaç duyuyordun.
Sayfa 176Kitabı okudu
Her katil en az bir kere maktul olduğu için katil olmuştur. Maktul olmadan katil olunmazdı.
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
Rahatça uyuyabileceğin kendi yatağının sana dar ve boğucu gelmesinin nedeni içinde biriken itirazlardı.
Sayfa 110Kitabı okudu
Belki ölü olmanın yükünü daha iyi taşırım diri olmaktan.
Önceden tahmin etsen bile hiçbir şeyi değiştiremiyordun. Engelleyemiyor, engelleniyordun.
Yasayı ezberlemeye çalışıyorlardı. Yasayı ezberlediklerinde kaderlerini de ezberleyebileceklerine inanarak...
Reklam
136 syf.
·
Puan vermedi
Yangından kurtulan bir gencin dilsizliği ve sağırlığı onu cellatlığa hazırlar ama ne dilsizdir o, ne de işitmez. En zor kısmı da işitir ve konuşur olmasına rağmen işitmiyor ve konuşmuyor taklidi yapmasıdır. Bu durumda ne kadar başarılı bir cellat olabilir ki insan!? Ne kadar bigâne kalabilir idam mahkumunun yakarışlarına?! İçimizde büyüyen yangınlar yine içimizde kendi celladımızı büyütür. Sessizliğimiz ve suskunluğumuz, insanların işitmiyor veya konuşmuyor olduğumuzu sanışı bir cellat doğurur içimizde. Ölüme bigânelik nereden baksan ölümdür. Kendi ölümüne bile bigânedir insan artık... *** Ölümsüzlüğün sırrı bulunur birgün ama herkese sıra gelmez ölümsüzlük için. İnsanlar ölümsüz olmak için birbirlerini öldürmeye başlar. En yakın akrabalar bile öldürür birbirilerini! Ama hikâyenin başı daha tuhaftır. Çünkü insanlar, ölüler tekrar dirilip de ölümsüzlüğe talip olmasın diye toplu halde mezarlara gidip hayata dair en karamsar kitapları yüksek sesle ölülere okumaktadırlar! Ne tuhaf değil mi Allah ve Resulü iman edenleri hayata çağırıyorken (Enfal 24), hem de zaten hayatta olanları hayata/dirilmeye çağırıyorken... burada bir yargıya varmadan hayat ve ölüm üzerine tekrar düşüneceğim... *** Hayatın içinden, satırlarından, satır aralarından, alışık olduğumuz kelimelerle ama alışık olmadığımız bir dizayn ile kurulmuş hikâyeler okudum kitapta. Farklı okumalara açık hikâyeleri seviyorum... İki bölümden oluşan kitabın ilk bölümü daha sıcak geldi bana...
Açık Unutulmuş Mikrofon
Açık Unutulmuş MikrofonHandan Acar Yıldız · Ketebe Yayınları · 2018130 okunma
Bütün denizlerin uğultusunu o an bir can simidine yakışır bir şekilde işittim.
Ayin gibi topluca ağlıyor, topluca gülüyoruz. Duyguları yaşamıyor, âdeta eda ediyoruz. Çünkü ağlama ve gülme gereçleri önden belirlenmiş, maddeleşmiş, kimse onun dışına çıkamıyor. |HANDAN ACAR YILDIZ
Bu kadar çok selfie çekimi, insanın kendi kendini de bu akışın içinde yerli yerinde bulamamasına dair bir panik duygusunun yansıması olmalı. Görüntüyü kaydetme, onu dondurma isteğimiz aynı zamanda. Handan Acar Yıldız
Sayfa 34 - Muhit sayı 49 (ocak 2024)Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.