Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bana bir gün İlyas-ı Habır isimli bir Mardinlinin hikâyesini anlatmıştı. İlyas’ın Roma’da bir restoranda çalışan akrabaları varmış. Onları ziyarete gitmiş. Akrabaları her gün çalışmaya gidince o da sokağa çıkıyor, Roma’da bilmediği yollarda dolaşıp duruyormuş. Bir gün yolu park gibi nefis bir yere düşmüş. Orada çiçekler, ağaçlar, göller arasında
Benim Hikayelerim IV FİNAL
Böyle bizimkisi de ondan sebep; Her hikayenin bir sonu var yani, geldik bizim hikayenin de sonuna. Bazen gerçeklerden ne kadar korksanda onlardan ne kadar kaçmak istesen de zamanı belirsiz bir anı yüzüne tokat gibi çarpıyor bildiğin bütün gerçekleri.Umursamamak olan biteni; memleketi, dostları, öleni, düşeni yani hiç hiç umursamamak. Bakınca
Reklam
Benim Hikayelerim III
Valla nereden bulaştık bu işe bilmiyorum.Böyle aşk dediğin şey yanmak ise ben kül olmuşum yani.Böyle bütün rüzgarları sırtıma almışım; o güzelim yüzlerinize, gülüşlerinize, ellerinize, böyle kadehlerinize dökülüyorum tek tek yani. Bazen en başından bellidir filmin sonu da lakin görmek anlamak istemez işte insanoğlu. Böyle sonunu bildiğin halde
Benim Hikayelerim II
Gelelim sana, hiç bu kadar susmak istememiştim... Bizim mevzular belliydi de, kafamız karışıktı işte biraz. “Kendi düşmanına kıyamadığında, dostuna hainlik üzerine konuşmaktan da caymalı insan.” demişti Sara hatun. Yani insan ki; omuz omuza yürür, uzun uzadıya böyle yollarda yan yana akar, süzülür ve gider ya hani. Demem o ki, oğlum Mehmet, “Aynı
Benim Hikayelerim I
Böyle bazı durumlar oldu diyemedim sana. daha iyi olmadı hiçbir şey. gerçi bir süre sonra daha kötüde olmadığını fark edince çok da umrumda olmadı açıkçası. kaç kez seninle keyfe keder, neşeli durumlar yaşadım, yaşıyorumda.. lakin bir tarafımız hüzne daha bir meyilli olunca o taraftan kaybımız oldu hep. kafamı karıştıran şeyler var şu ara. sonsuz
Durup dururken böyle bazen insan hatırlar ya hani, böyle unutmak ister ama yine de hatırlar. İlyas'da öyleydi yani; gidecek yeri olmayanın, yolu uzun, kederi de derin olurmuş. Bizim İlyas da o gün sabah kahveyi açtıktan sonra dellenmiş, gideceğim diye tutturmuş. Bilal Abi de ikna edememiş İlyas’ı; yazıhaneden biletini almış, valizini de
Reklam
Bu zamanlar da geçecek be abi" dedi Mehmet. Yarım yamalak böyle bomboş hislerle attığımız adımlar ile böyle kahveden uzaklaştık çıktık gittik. "Kartal İsmail’in meyhanesine mi gitsek" dedi Mehmet "İki tek atar kaçarız be abi"dedi. Yok dedim ya.. Öyle amaçsız öyle bilinçsiz evlere dağıldık.. Soyundum. Kendimi yatağa attığım
Valla nereden bulaştık bu işe bilmiyorum.Böyle aşk dediğin şey yanmak ise ben kül olmuşum yani.Böyle bütün rüzgarları sırtıma almışım; o güzelim yüzlerinize, gülüşlerinize, ellerinize, böyle kadehlerinize dökülüyorum tek tek yani. Bazen en başından bellidir filmin sonu da lakin görmek anlamak istemez işte insanoğlu. Böyle sonunu bildiğin halde
50 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.