Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Arabesk şarkılar dinlemeyi bırakınca anladım ki, kimseye aşık falan değilmişim.
Seni hep hatırlatan aklında tutan o arabesk senide zaman öldürecek
Reklam
Müştak Serhazin- Nüzhet Hanım
Mor menekşe... Nüzhet'in vazgeçilmez menekşe tutkusu. "Öldüğümde mezarımın üzerine menekşeler ekin..." demişti. "Renk renk menekşeler." Hayır, öyle duygusal biri değildi. Melodramdan hoşlanmaz, arabesk muhabbetlerden nefret ederdi. Sahiden mezarının üzerinde menekşeler istiyordu. Üstelik bunu söylerken hiç kederli de değildi, son derece doğal bir tavırla söylemişti bu isteğini. O zaman saçma gelmişti. Taze bir mezar, toprağın üzerinde menekşeler, altında Nüzhet... Hayır! Öldüğüne inanmadığımdan değil, onun ölümüne inanmanın nasıl bir şey olduğunu bilmediğimden. Nüzhet ve ölüm asla bir arada düşünülemezdi. Yeryüzünde, hayatı ondan daha çok seven birini tanımamıştım. Bunu bildiğim için "Mezarıma menekşeler ekin," dediğinde en küçük bir elem kırıntısı bile düşmemişti içime. Ne elem, ne bir burukluk... Ama şimdi, hiçbir zaman ölmeyeceğini düşündüğüm kadının cesedinin ardında böyle durmuş, onun olmadığı bir dünyada hayatın nasıl olacağını anlamaya çalışıyordum. Yanağımda bir sıcaklık hissettim. Nemli sıcaklık derimin üzerinde ince bir sızı bırakarak, dudağıma kadar ulaştı. Gözyaşımın tuzu belli belirsiz ağzıma yayılmaya başlarken...
Everest YayınlarıKitabı okudu
Öz benliğin var , dişil bir ruhsun. Her gün aynaya baktığında karamsar da olsan enerjilerle dolu da olsan seni koruyup kollayan adına Allah Tanrı sistem ne dersen bir şey var. Gerçekten söz büyü değil kanundur diye bir şey okumuştum. İnsan bu sözlerden sonra mutlu olmayı pek de hak etmiyor. Öylesine yazılmış bile olsa. Hissederek öylesine dinlediğin bir arabesk şarkıdan sonra bile yaaa neden bunları yaşıyoruz biz diyebilecek kadar çalışan bir ilizyondayız. Yapmayın. Polyanacılık oynamayalım kabul ama edebiyat uğruna bile olsa acıya gerek yok. Onu da biz yaratıyoruz çünkü
Melike

Melike

@klmtskrn
·
19 Mart 01:04
Yaşam,sadece acı çekmektir.
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
#OkudumBitti #SöylemeBilmesinler #ŞerminYaşar Bir kitap insanın canını nasıl acıtır bu kadar? Böyle yazdım ama arabesk vari vıcık vıcık, üzerinize yapışan bir dram değil bu. İnceden inceye yüreğinizi dağlıyor. Aile adı altında kimlerle yaşıyoruz, ben kimim aslında, annem niye sevmedi beni, niçin hep yalnızlık çektim de ısınamadım bir türlü aileme, sarıp sarmalamadılar beni? Üstelik annem, babam, kardeşlerim, yeğenlerim kalabalık bir aileyiz. Kazım Baba üç erkek çocuk sahibidir, eşi Mürüvvet Hanım vefat edince büyük oğlu Emin 'in üst katında yaşamaktadır. Gelini Hülya, babası gibi benimsemiş bakımını üstlenmiştir kayın babasının. Emin, Ekrem, Ethem üçü de evli, her cuma babaları da dahil birinin evinde toplanıp yemek yerler. O yemekte geçmişin peşine düşülür. Her üç çocuğun, özellikle de Ethem'in içindeki boşluklar doldurulur. Evlenip aynı çatı altında yaşıyorlar diye karı koca olur mu insanlar? Aynı anadan babadan oldular diye birbirlerine sahiden kardeş olur mu çocuklar? Şermin Yaşar'ın iki kitabını okudum ama çok sevdim kalemini. O kadar yalın o kadar akıcı bir nefeste okuyorsunuz ama bir anda nefessiz kalıyorsunuz. Tam "oh be atlattık derken", hoppp yüreğiniz yine mengeneyle sıkıştırılıyor "yok artık bu da olamaz", ama olmuş. Bir de ailenizi sorgulamaya başlıyorsunuz, acaba? Mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Kitapla kalın sevgili dostlar
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20233,982 okunma
Reklam
G Ü N A Y D I N
arabesk caz alaturka üstümde yamalı bir hırka yırtık pırtık blue jean haydii gidelim parka
Bulvar kahvelerinde arabesk bir duman Sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere Bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun İsyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim Sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın Devriyeler basıyor karartılmış evleri yine Gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür Bir tufan olurum sustuğun her yerde
Ahmet Telli
Ahmet Telli
103 syf.
8/10 puan verdi
'' Hayatında olmak istediği yerin çok ama çok uzaklarda kalmış birinin üzüntüsünü , geride kalmış hayatının sanki her saniyesinde büyük bir hayat mücadelesi vermiş olmanın yorgunluğu bedeninde ve zihninde hissediyordu . Kendini , yaptıkları ve yapamadıklarıyla sorgulama şekli gerçekçi bir sorgulamaya benliğini arayan bir adamın çok ama çok uzağındaydı . Onunkisi daha çok evrene fırlatılmış bir dünyevi çilecilikti. Onun yaşadığı bu zaman dilimi, bazen fazlasıyla arabesk kokuyor ama çoğu zaman sebepsiz bir acı çekme seansına dönüşüyordu.'' Selamlar sevgili dostlarım .. Bugün sizlerle yazarımızın okuduğum ve diğer kitabından çoookk daha fazla beğendiğim ikinci eseriyle geldim .. Baş karakterimiz (karaktersizimiz) Faris , yürüyen Deccal , şeytanın yavru çırağı ve onu için yapabileceğim delicesine hoşş güzellemeler ile dolu bir insan ! Bencil ,kötü kalpli , ruhu hainlik ve kararmışlıklarla içerisinde bulunduğu hayatı beraber geçirdiği herkese zindan etmeye and içmiş bir birey kisvesi! Her daim kötülükleri yaşadığını , hayatta en kötü şeylerin her zaman kendi başına geldiğini düşünen bir insan ... Evde çalışan tüm personellerine hayatı zindan edip ağzını ayıra ayıra batı hayranlığı yaparken önce dünya tatlısı bir kızla tanışıp sonrasında ise hayatını baştan başa değiştirecek biriyle tanışıyor . Sonrasında olaylar düzelecekken daha da karmaşık bir hal almaya başlıyor ..
Don Kişot’un Düşüşü
Don Kişot’un DüşüşüE.B.U · Uyanış Yayınevi · 202022 okunma
Bir arabesk atasözü: "Hızlı yaşa, genç öl cesedin yakışıklı olsun".
Sayfa 97 - DergâhKitabı okudu
Reklam
ulan İstanbul ! bu bana reva mıdır ? ulan o denli sevmişim, müstehak mıdır ? ..ktirip gidiyorum başınızın çaresine bakın arabesk dinleyeceğim işte ! rakı içeceğim intihar edeceğim kıçınıza kına yakın!
karının biri arabesk okuyacak adımıza içip içip sapıtacak birileri bizim için sonra.. sonra, unutulacağız bir gün derin bir yorgunluk kalacak yerimizde... "bir martıyı ağlattın ben bir çocuk sen bir çocuk intihar eder artık"
80 syf.
10/10 puan verdi
Kendime seslendiğim zamanları anımsatan kitap
"5 yıllık uykusuz gecelerimin müsebbibi olan yeni şiir kitabım “Eksik Gamze” çıktı. Bazen razı, bazen asi yakarışlardan mülhem mısralarım artık okurun gönlüne emanettir. Kalplere dokunsun, sadra şifa olsun dilerim." demiş Sevgili Serap Kadıoğlu...Kendisi de tıpkı önceki incelememdeki yazarımız gibi son dönem şairlerinden ve benim için gözdelerden... Türk Dili ve Edebiyatı mezunu, editör , gazete muhabiri sayabileceğim nitelikleri arasında Serap Hanım'ın... Şiire tutkun olan hanımefendi 2014 yılında Şiar Dergisini kurarak Edebiyat alanında kendine -bana göre- nitelikli bir yer bulan şairlerden... Zamansız zamanlarda varıp gittiğim cami avlularında kendi adını duymak, kendine seslenmek gibiydi en çok bu kitap... Olur ya bazen tek başınıza kalabalıkları izler, bir çay bardağının yüzünde hüznünüze rastlarsınız birden... Kendimi kendimle karşılarken önüme düşen şiirdi "Eksik Gamze" O gün bugündür hep benimle.. Fazla arabesk bir inceleme oldu belki haklısınız fakat, bazı kitaplar da bazı şiirler de hep eşlik etmez mi sizinle hüznünüze? Gönlünüze dokunduysa şayet , şans verin Serap Hanım'ın şiirlerine derim. Şüphesiz seveceksiniz.
Eksik Gamze
Eksik GamzeSerap Kadıoğlu · profil Kitap · 20235 okunma
Söylemek gerekir: Arabesk şarkının sözlerinde olduğu gibi, "doğarken ölmüştür" Kuyucaklı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.