Yaklaşık 60 yıllık bir proje olan pırlanta nişan yüzükleri, önce kadınların en iyi arkadaşı olarak beyinlere işlendikten sonra günümüzde aşkın sembolü olarak ‘tek taş’ diye bir kültür yaratılarak tüm dünyada yaygınlaştırıldı. Film ve dizilerde romantik sahnelerle yapılan algı oyunları sayesinde moda haline getirildi. Fakat bu kirli oyuna ve bu yüzden yapılan katliamlara karşı olan bir grup, Kanlı Elmas filminde elmasın Afrika'da binlerce canı yakarak pırlanta olarak piyasaya sürüldüğü dehşet verici kanlı yolculuğunu ifşa etti. Küçücük bir pırlanta için yüzlerce çocuğun elleri ve ayakları kesilirken, binlerce Afrikalı köle olarak çalıştırılırken filmi izleyenlerin dahi adeta programlanmış bir robot gibi ısrarla pırlanta sevdasını anlamak mümkün değildir. Umarım birkaç kişi olsa dahi bu yazılanlara kulak verir de, gerçek sevginin şeffaf bir taşta saklı olmadığını daha da geç olmadan farkeder.
Lütfen ışıkları söndürmeyin, ışık olun!