Arya

Arya
@aryaaa_
teacher candidate, lover of reading and writing, part-time tennis player, violinist.
Sabitlenmiş gönderi
Emeksiz zengin olanın, kitapsız bilgin olanın, sermayesi din olanın rehberi şeytan olmuştur.
Yunus Emre
Yunus Emre
Reklam
Arya
Bir kitabı okumaya başladı
Hayat - Dürbünümde Kırk Sene (1941-1964)
Hayat - Dürbünümde Kırk Sene (1941-1964)Ayşe Kulin
8.3/10 · 4.257 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
152 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Yüreğinin Götürdüğü Yere Git
Yüreğinin Götürdüğü Yere GitSusanna Tamaro
8.3/10 · 16,7bin okunma
302 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Günlük
GünlükOğuz Atay
8.8/10 · 5,6bin okunma
Reklam
Jamal Aliyev & Ece Dağıstan Say - I Met You youtu.be/KEgqV5C4cKU Şair Fedor Tyutchev yirmili yaşlarında bir kıza aşık olur. Kısa ama unutulmaz bir aşk yaşadıktan sonra ikilinin yolları ayrılır ve bir daha beraber olamazlar. Yıllar sonra, Fedor 67 yaşındayken geçirdikleri o zamanları hatırlayıp, hiçbir zaman unutamadığı hislerini yad ettiği bu şiiri yazar. Bir hazan vakti Bir bakarsın ilkbahar seriliverir Bir asırlık ayrılık sonrası Sanki rüyada görüyorum seni Ve işte bir daha duyulur oldu O hiç susmayan sesler içimde Tek bir hatıra değil Bir ömürdür dile gelen... Besteci Leonid Malaşkin de bu dokunaklı hikayenin şiirini besteler. Sanki Cemal Süreya'nın dizelerini doğrularcasına bir hikayedir bu. Çünkü; "Aşkı anılar besliyor düşler kadar. Bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır Sevgi eskidikçe sevgi."
Geleceğini kaybetmek, yaşanan zamanı da boslaştırıyor.
Belinsky önce dünyayı olduğu gibi kabul ediyor. Kendi acılarına da aynı sessizlikle boyun eğiyor. (Herkes kendi acısına katlansın. Dünyanın mantığı böyle) Fakat başkalarının acı çek­mesini kabul eden insan, aynı güçle sürdüremez yaşantısını. Ve eğer insan başkalarının acı çekmesini kabul edemiyorsa dünyada haksız olan bir şey vardır ve tarih bu noktada mantıkla bağdaşa­maz.
Son zamanlarda ciddi ciddi düşündüğüm şey
Galiba evde oturmaya o kadar alışmışım ki sanki evden çıkınca gerçek bir dünyada yaşamıyorum. Evin dışında her yer sanki aynı, sanki bütün insanlar birbirine benziyor. Ne acıklı değil mi?
Bu dünya geçicidir. Bu dünyada elde etmek ve korumak bir insan için sadece kısa ömrü için gereklidir. Bunu unutmamalıyız. Mezarlıklar bu nedenle gözümüzün önünde bulunmalı. Evimizin bahçesinde, sokağın köşesinde tek mezarlar yer almalı. Her şey geçicidir. Belgeler gereksizdir , unutulacak ayrıntıları yazmak anlamsızdır. Belki de unutmak esastır. Öğrenmek, kendini tanımak mutsuzluktur.
Reklam
Bir trajedinin içinde olduğumuzun farkında bile değiliz. Çok güzel yaşayıp gittiğimizi sanıyoruz.
İnsan bazı olayları yaşamanın heyecanını kaybedince, aynı olayları tekrar yaşarken daha ustalaşıyor, yaşamanın akışına kapıldığı gibi daha üstün bir yaratıkmış gibi görünüyor başkalarına. Oysa duyarlılık bitmiş.
Ölsem artık demiştim ya geçen gün. Söz insanlara inanmayın. Şimdi hiç ölmek istemiyorum.
Gülümsemenin içindeki sevgiyi anlatamıyorum demek ki.
Sen olmadıktan sonra sana yazılan mektup ne işe yarar?
874 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.