Bu, aşırı duyarlılık, duyguların böyle çırılçıplak ortaya serilişi neden ileri geliyordu acaba? Buna, geçirdiği uzun, uykusuz, bunaltıcı ve sessiz geceler mi neden olmuştu, yoksa bilinçsiz isteklerin ve ruhunda geçen belirsiz sarsıntıların, kalbini coşturmasında, kopacak hale getirmesinden mi ileri geliyordu? Yahut, bu önemli anın zaten kendiliğinden zamanı gelmiş miydi?
Sayfa 13
"Bazı babalar katılık konusunda abartılıdırlar. Sert, soğuk ve bazen kayıtsız kalarak kızlarını katı otoriter bir tavırla köleleştirirler. Bu erkekler çoğunlukla hayatın canlılığından sürgün edilmiştir, kendi kadınsı yönlerinden ve duygularından kopmuştur. Vurguları itaat, görev ve rasyonellik üzerinde olma eğilimindedir. Ve kızlarının da aynı değerlere sahip olması konusunda ısrar ederler. Böyle ailelerde kurulu düzene uymak kuraldır. Toplumun normlarından ayrılmaya şüphe ve güvensizlikle bakılır. Bu babalar genellikle otoriter, sık sık küskün, alaycı ve hayattan soğumuş yaşlı adamlardır. Kontrole ve işleri doğru yapmaya önem verdikleri için genellikle beklenmeyene, yaratıcılığın ve duyguların ifade edilmesine açık değildirler. Ve bu tür şeylere alaycı bir şekilde yaklaşma eğilimindedirler. Olumlu tarafı, otorite ve göreve vurgu yapmaları güvenlik, istikrar duygusu sağlar. Olumsuz tarafı, duygu, duyarlılık ve kendiliğindenlik gibi kadınsı nitelikleri ezme eğilimindedir. Baskıcı yaşlı erkekler olarak nitelendirilebilen babaların bazı aşırı örnekleri; tüm kuralları koyan ve itaat isteyen babalar, kızlarının dünyada aşırı başarılar elde etmesini bekleyen babalar, kızlarının geleneksel kadın rollerini takip etmesini talep eden babalar, hiçbir zayıflık, hastalık belirtisini ve hatta kendilerinden farklı olunmasını dahi kabullenemeyen babalardır." The Wounded Woman Healing the Father-Daughter Relationship Linda Schierse Leonard
Reklam
İnsanların çoğu sınırlı bir hayal gücüne sahiptir. Duyumlarını uyaracak ölçüde yakınlarında gerçekleşmeyen bir olaya ilgi göstermek pek içlerinden gelmez; ama aynı şey gözlerinin önünde, doğrudan duygularına dokunma mesafesinde gerçekleşirse, bu olay önemsiz bile olsa, hemen aşırı bir duyarlılık gösterirler. Böylelikle normalde nadiren görülen tepkilerini ölçüsüz ve abartılı denebilecek bir sertlikle telafi etmiş olurlar.
Sayfa 1 - Türkiye Bankası Kültür Yayınları (12. Basım)Kitabı okudu
Duyumlarını uyaracak ölçüde yakınlarında gerçekleşmeyen bir olaya ilgi göstermek pek içlerinden gelmez; ama aynı şey gözlerinin önünde, doğrudan duygularına dokunma mesafesinde gerçekleşirse, bu olay önemsiz bile olsa, hemen aşırı bir duyarlılık gösterirler. Böylelikle normalde nadiren görülen tepkilerini ölçüsüz ve abartılı denebilecek bir sertlikte telafi etmiş olurlar
Sayfa 1 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Bilinen ilk rahatsızlığı birkaç oda ötesindeki saatin tik tak seslerini bile duyabilmesi, bulunduğu ortamda uçan bir sineğin vızıltılarını yüksek frekanslarda algılayabilmesi, sadece gözlem yaparak cisimlerin üç boyutlu analizini çıkarabilmesiyle tanımlanan aşırı duyarlılık yani hipersensitivite rahatsızlığıdır.”
Sayfa 12 - Destek/ BiyografiKitabı okudu
“Sizin ettiğiniz gibi,aşırı duyarlılık istenmeyen bir şey değil ki:Bu benim işim için gerekli.Tetikte olmak istiyorum.İçsel deneyimimin herhangi bir parçasından ayrı kalmak istemiyorum!Eğer içgörülü olmanın bedeli gerilimse,öyle olsun!Bu bedeli ödeyecek kadar varlıklıyım ben.”
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 881 ile 890 arasındakiler gösteriliyor.